Çünkü Biz Türkiye’yiz…
KPSS’ye girmiş, öğretmen olma hayalini yüreğinin derinliklerinde taşıyan binlerce öğretmen adayının gözü Milli Eğitim Bakanlığı’nda idi.
Yaklaşık 7 aydır stresli…
Uykusuz…
Heyecanla…
Merakla beklenen gün nihayet geldi!
Dün yaklaşık saat 16:00 sularında beklenen kılavuz açıklandı.
Bakanlık yetkilileri, bakanlığın resmi internet sitesinden açıkladıkları kılavuzda 20 bin’lik bir öğretmen alımı gerçekleştireceğini kamuoyuna duyurdu.
Birkaç hafta önce yazdığımız yazıda, toplumsal beklentinin 40 bin civarı olduğu, devletimizin güçlü bir devlet olması nedeni ile değil 40 bin hatta 50 bin öğretmen adayını bünyesine/kadrosuna alabileceğine değinmiştik… Hala aynı görüşteyim. Devletimiz o güçte, o potansiyeldedir.
Ne atama bekleyen bir yakınım ne bir arkadaş, eş, dostum var. Bu nedenle yazdıklarım ve yazacaklarımın sadece topluma ayna olmak, toplumsal beklentiyi dile getirmek olarak değerlendirilmesini isterim.
Kılavuz açıklanmadan önce ki düşüncem tek seferde alım olması nedeni ile 40 bin civarı bir öğretmen ataması gerçekleşeceği yönünde idi. Kılavuz yayınlanması ile birlikte sayının beklentimin yarısı yönünde olduğunu görünce, atama bekleyen binlerce öğretmen adayı gibi ben de şaşırmadım doğrusu. Çünkü daha önce ki günlerde de bu yönde bir sayı yetkililer tarafından telaffuz edilmişti. Gerçi farklı kaynaklardan gelen duyumlar, yıl içerisinde başka alımlar daha gerçekleşeceği söylentisi dolaşıyor. Yalnız eklemem gerekir ki mevcut yönetmelik halihazırda buna engel. Çünkü mevcut yönetmelik yılda bir defa ve şubat ayında atama yapılacağını ön görüyor. Yasal bir düzenleme ile ek bir atama gerçekleştirilebilir tabii. Bu çok zor bir çalışma değil… Önümüzdeki aylarda ek bir atama olup olmayacağını bekleyip göreceğiz.
Her ne kadar şaşırmazsak da, eklemeden geçemeyeceğim; Vizyonu, misyonu, ekonomisi, ordusu, lideri, öncü kadroları ile oldukça güçlü bir ülke olan Türkiye’ye bu kadar az sayıda bir alım tabirimi hoş görün biraz basit kaçıyor. Bizler uyuyan devi uyandıran bir ülkeyiz. Bizler devletimizi her zaman ezberleri bozan bir ülke ve ülkeyi yöneten öncü kadrolar olarak bildik, tanıdık. İnşallah ilerleyen aylarda büyük ülkemiz, büyüklüğünün göstergesi olarak küçük bir yönetmelik değişikliği ile ek bir atama gerçekleştirir ve daha nice öğretmen adaylarının yüzleri güldürür.
Bir diğer husus ise mülakat sistemi…
Toplumsal vicdanı yaraladığına inanıyorum…
Hafızam beni yanıltmıyorsa geçen sene değil bir önceki seneydi. Dershane kadrosundan Sözleşmeli Öğretmen alımı gerçekleştirildiği için KPSS+Mülakat yöntemi ile öğretmen alım kontenjanı az olmuştu. Bu sene de Ücretli Öğretmenlik yapanların sınav + mülakat ile Sözleşmeli Öğretmen olarak alınacak olmalarından kaynaklı dün açıklanan kılavuzda sayının yirmi bin olduğu iddia ediliyor. Nihayetinde bakanlık çalışanı değiliz; işin içinde olmadığımız için işin gerçek yüzünü, işin hakikatini bilmiyoruz ama toplum ve kamuoyu tarafından söylenen, dile getirilen önceki sene dershane kadrosundan alım yapıldığı ve bu sene de ücretli öğretmenlik kadrosundan alım yapılacağı için öğretmen atamaları kontenjan sayısı az olduğu yönünde.
Gerek sınava giren gerek girmeyen…
Hatta sınava girip mülakata alınacak üç katı kontenjana girmeye hak kazanan da kazanmayan da, yani toplumsal zeminde tüm sınava girenler ortak bir paydada birleşmiş şekilde mülakatın haksızlıklara sebebiyet verdiğini söylüyor. Detaya girmeme gerek yok, bakanlığın elinde bu konuda sahadan toplanmış çok zengin bir veri arşivi ve geri bildirimler, dönütler olduğuna inanıyorum. Bende oluşan kanaat o dur ki; Mülakat konusunda da bir çalışma yapılması belki de mülakat yerine sadece sınav puanının geçerli sayıldığı bir sistem yerine daha rasyonel ve mağduriyetlerin oluşmasının önüne geçilecek daha farklı bir sistemin gerekliliği toplumsal bir ihtiyaç olarak ortaya çıktığı yönünde.
Mülakat tarihlerinin önceki yıllara nazaran biraz öne çekilmesi ve yine önceki yıllara nazaran daha fazla ilde mülakat yapılacak olması ise olumlu bir adım.
Pratik zeminde mümkün olmadığı kesin olsa da, duygularımı dile getirerek atama bekleyen binlerce, yüz binlerce öğretmenin duygularına tercüman olmak, hayallerini dile getirmek istiyorum; Mezun olan bütün öğretmenlerin sınavsız, direkt görev yaptığı, mesleğini icra ettiği, hayaline kavuştuğu, sınıflarda çocuklarıyla buluştuğu bir sistem keşke mümkün olabilse…
Ve bir gün mümkün olacağı inancındayım…
Çünkü biz güçlü bir devlet…
Güçlü bir millet…
Güçlü bir yönetim…
Güçlü bir öncü kadroya sahip bir ülkeyiz.
Çünkü biz Türkiye’yiz…
Bizde imkânsıza yer yok!
Özkan Erdem / Milat Gazetesi
Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.