Yeni öğretmen ataması gereklilik değil, zorunluluk

Yeni öğretmen ataması gereklilik değil, zorunluluk

Eğitim Bir Sen Genel Başkan Vekili Ahmet Özer, Milli Eğitim Bakanlığı'nın son 10 yılda YGS, OKS, SBS gibi 5 sistem değişikliğiyle ortaöğretime geçiş sistemi konusundaki arayış içinde olduğunu söyledi.

 Bakanlığın, sürece yayılmış merkezi çoklu sınavla ölçümü esas alan, 'Temel Öğretimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi'ni hayata geçirmeye çalıştığını belirten Özer, "Bakanlığın bir daha hata yapma lüksü bulunmamaktadır. Yeni sistem önerisi üzerinde yapılan tartışmaları da dikkate alarak son şeklinin verilmesi gereken yeni sistem, eğitimde yapılan son sistem değişikliği olmalıdır." dedi.

Ahmet Özer, yeni eğitim öğretim yılının toplu sözleşme gibi eğitim çalışanlarına hayırlar getirmesini diledi. Yeni eğitim öğretim dönemi öncesi talepleri ile ilgili yazılı bir açıklama yapan Özer, 2014-2015 yılı toplu sözleşme sonuçlarıyla yüzleri gülen eğitim çalışanlarının Milli Eğitim Bakanlığı merkezli biriken sorunlarına çözüm getirme adına yetkili sendika olarak yaptıkları öneriler doğrultusunda atılan olumlu adımları takdirle karşıladıklarını söyledi.

İki yıla yakın zamandır çıkarılmayan yönetmeliklerin bir bir yayınlanıyor olmasının önemine değinen Özer, "Özür grubu atamalarında eşlerin aile bütünlüğünü sağlama adına bütün şartların zorlanması gibi iyi niyet çerçevesinde ortaya konulan gayretleri önemsiyoruz. Eğitim çalışanlarının yaşadığı sorunların ortadan kaldırılması adına Kurum İdari Kurulu (KİK) toplantılarında imza altına aldığımız, ikili görüşmelerde altını çizdiğimiz ve çeşitli vesilelerle gündeme getirdiğimiz aşağıdaki hususlarda da somut adımlar atılmasını bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Yeni eğitim-öğretim yılına; yeni sistem-dershane, kayıt-kapasite, atama-ihtiyaç, yönetici-rotasyon gibi kelimeler üzerinde yoğunlaşan tartışmalarla girildiğini belirten Özer, "2013-2014 eğitim-öğretim yılında yaklaşık 17 milyon öğrenci ders başı, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde görev yapan, yeni 40 bin atamayla yaklaşık 846 bin öğretmen iş başı yaparken, istihdamda güçlük çekilen yerlerdeki öğretmen açığı konusunda ise hala somut bir adım atılmış değil. Eğitimcilerin yıllardır devam eden, 666 sayılı KHK ile ise tamamen gün yüzüne çıkan mali sorunlarının çözümü hususunda ortaya koyduğumuz irade sonuç vermiş ve 2014-2015 toplu sözleşmesinin kazananı şüphesiz eğitim çalışanları olmuştur." açıklamasında bulundu.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın, son 10 yılda YGS, OKS, SBS gibi 5 sistem değişikliğiyle ortaöğretime geçiş sistemi konusundaki arayışını sürdürdüğünü ifade eden Özer, "Sürece yayılmış merkezi çoklu sınavla ölçümü esas alan, 'Temel Öğretimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi'ni hayata geçirmeye çalışan bakanlığın bir daha hata yapma lüksü bulunmamaktadır. Yeni sistem önerisi üzerinde yapılan tartışmaları da dikkate alarak son şeklinin verilmesi gereken yeni sistem, eğitimde yapılan son sistem değişikliği olmalıdır." ifadelerine yer verdi.

"YENİ ÖĞRETMEN ATAMASI GEREKLİLİK DEĞİL ZORUNLULUKTUR"

Milli Eğitim Bakanlığı’nın 40 bin yeni atama gerçekleştirdiğini, eğitimde ücretli öğretmenlik uygulamasının tarih olması, sınıfların kadrolu öğretmenlerle buluşması için yeni öğretmen ataması gereklilik değil, zorunluluk olduğun hatırlatan Özer, şunları kaydetti: "40 bin atama öncesi 'acil olarak 100 bin atama yapılmalıdır' diyerek öğretmen ihtiyacına dikkat çekmiştik. 60 puan uygulaması dolayısıyla bazı branşlarda açılan kontenjanlara yeterli oranda müracaat olmamış ve 3 binden fazla kadro boş kalmıştır. Boş kalan kontenjanlar için, ek atama ve öğretmen ihtiyacı göz önüne alındığında, yeni bir ilk atama kaçınılmazdır. Görevde yükselme ve unvan değişikliği için acilen çalışma başlatılmalıdır. Kariyer basamaklarıyla ilgili düzenleme yapılmalıdır. Adaletten uzak ek ders esasları değişmelidir. Okullara öğrenci başına bütçe aktarılmalı ve eğitimde tahsildarlık dönemi bitirilmelidir. İl içi özür grubu talepleri de dikkate alınmalıdır. Alan değişikliği iptaline ve alan değiştirenlerin iptal taleplerine çözüm getirilmelidir. Norm kadro yönetmeliği bir an önce yayınlanmalıdır.Yeni derslik yapımı konusunda seferberlik ilan edilmelidir. Karma eğitim dayatması yerine 'eğitimde demokratik hak' kavramı benimsenmelidir. Öğrencilerin kılık ve kıyafet yönetmeliğindeki sınırlama kaldırılmalıdır. Şapka Kanunu'na dönen kılık ve kıyafet dayatmasına kaynaklık teşkil eden darbe dönemi mevzuatı değiştirilmelidir."

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.