ZİHİN ENGELLİLER ÖĞRETMENLERİNDEN MEKTUP

ZİHİN ENGELLİLER ÖĞRETMENLERİNDEN MEKTUP

ZİHİN ENGELLİLER ÖĞRETMENLERİNİN SESİNİ DUYURUN LÜTFEN

 MEKTUP

2013 yılı alan mezunu Zihin Engelliler Sınıfı öğretmeniyim. Maalesef Türkiye’de engelli bireylere verilen değeri ne yazık ki son öğretmen atamalarında görmüş olduk. Hükümet, engelli bireylerin eğitim imkanlarından en iyi şekilde yararlanmalarını sağlayacağına, bu alan için kurulmuş, bu alan için öğretmen yetiştiren Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliğini büyük bir kıyıma uğratmıştır.

Bölüm bu sene 850 civarında mezun vermiş, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilk atamada sadece 295 kişilik bir kadro açılmıştır. İlk atamalardan önce bilindiği üzere özür gurubu atamaları yapılmıştır. Bu atamalarda Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği için, 3209 okulda 6.518 boş kadro gösterilmiştir. Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI’nın açıklamasına göre, ilk atamalarda en çok ihtiyaç duyulan branşlar ön plana çıkarılmış ve kadro dağılımı da buna göre gerçekleştirilmiştir. Peki bu açıklama neden Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği için uygulanmamış, aksine tersine işletilmiştir. 

2013 yılı Öğretmenlik İlk Atama Kılavuzu ve Kontenjan Dağılımını incelediğinizde, en çok ihtiyaç duyulan öğretmenlik alanları içerisinde büyük bir ihtiyaç olmasına rağmen, toplam ihtiyaç sayısının sadece ve sadece yüzde 3.4 ü karşılanan tek alan Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliğidir. Bakanlık yetkilileri engelli bireylerin eğitimini o kadar es geçmiş olmalı ki, bu tabloyu görmekten aciz kalmışlardır. Bu çok vahim bir durumdur.

Öğretmenlik alanları içerisinde, Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği, bu yıla kadar herhangi bir yığılma olmadan, bütün mezunlarını devlette istihdam edilme olanağı olan neredeyse tek bölümken ve binlerce açık olmasına rağmen, 850 mezundan sadece 295 i istihdam edilerek, bu tablo yerle bir edilmiş ve önümüzdeki sene başlayacak yığılmayla birlikte bu özel alan, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yanlış eğitim politikası ve hatası yüzünden tabiri caizse katledilmiştir.

Türkiye’nin çeşitli yerlerindeki çoğu resmi özel eğitim okullarının bulunduğu vahim durumu size bizzat tanık olduğum bir örnekle açıklamak istiyorum. Bu da Hükümetin ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın engelli bireylere ve ailelerine sağladığı maddi yeterlilikler ve haklardan ziyade ki bunlarda çok önemlidir. Yalnız bu özel çocuklara verilen eğitiminde hayati bir önem taşıdığının hatırlatılması amacıyla önemlidir. Resmi bir devlet okulu olan bir OÇEM’de yeni adıyla Özel Eğitim Uygulama Merkezinde, toplam öğretmen ihtiyacı 25 iken, şu an sadece 5 kadrolu öğretmeni mevcut. 5 kişinin de yalnızca 2’si alan mezunu Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmeni, diğer 3’ü ise alan değişikliğiyle gelen Sınıf Öğretmeni ve tam 20 ücretli öğretmen ve ücretli öğretmenlerden birisi Fotoğrafçılık bölümü mezunu, ataması yapılmamış yaklaşık 500 alan mezunu Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmeni varken Otizmli bir bireye eğitim vermeye çalışıyor.

Bu alan özel bir eğitim gerektiren, sürekliliği sağlanması gereken, bütün disiplinleriyle ortak bir eğitim amacı güdülen, hassas, özel ve uzmanlık isteyen bir alandır.
Alanımızdaki açığı sertifika programı, seminer ve ücretli öğretmenlik yoluyla kapatmaya çalışan ama alan mezunu Zihinsel Engelliler Sınıfı Öğretmenlerini atamayıp böylesine bir tezata ve hayata düşen Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerine daha nasıl seslenmek gerekir, bilmiyorum.

Önümüzde yapılacak Şubat Ayı Öğretmenlik Atamasında bu büyük mağduriyetin ve hatanın telafisi için alanımıza en az 500 kadro tahsis edilmesini istiyoruz. Bu kadro şubat ayında verilerek bölümdeki yığılma engellenecek ve bu mağduriyet bir nebze olsun düzelecektir.

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.