Öğretmenlerin Sesine Kulak vermeli

Öğretmenlerin Sesine Kulak vermeli

Mayıs 2010'dan önce Devlet memuru olarak çalışan ve daha sonra öğretmen olarak atananlar kendilerine de zorunlu hizmet muafiyeti verilmesi için çalışmalarına hız verdiler.Yetkililer ile görüşen öğretmenler 21 şubat 2014 cuma günü twitter’den da yetkililere seslenecekler.

 Sayın Editör

Öncelikle başlatmış olduğumuz mücadelemizde bize verdiğiniz destek için müteşekkir olduğumuzu bilmenizi isterim. Malumunuz olduğu üzere biz Kurumlar arası İlk Atama ile farklı kurumlardan Milli Eğitime geçen öğretmenler olarak aylardır bir çalışma içindeyiz. Çoğunluğumuz 2010’dan sonra Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda öğretmenliğe geçtiğinden 06/05/2010 tarihinde yayınlanan Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği ile ortaya çıkan “Zorunlu Hizmet Muafiyeti”nden faydalanamadık.

 

2010 yılından önce yıllarca farklı kurumlarda ülkemizin farklı bölgelerinde memurluk hizmetimizi alnımızın akıyla yerine getirdik. 2010 yılında çıkarılan yönetmelikle yeni göreve başlamış öğretmenlerin bile Zorunlu Hizmetleri affedildi. Ancak 2010 yılından sonra öğretmenliğe geçtiğimizde Milli Eğitim Bakanlığı, bizi yeni göreve başlayan öğretmenlerle bir tutup Zorunlu Hizmeti hepimize mecbur kıldı. Bizim durumumuzda olan yaklaşık 4000 öğretmenden çok büyük bir kısmı, daha önceki kurumunda Milli Eğitim Bakanlığınca Zorunlu Hizmet Bölgesi sayılan yerlerde görev yapmış olmalarında rağmen, Milli Eğitim Bakanlığı hizmet birleştirmemizi yaparken Zorunlu hizmet bölgesinde çalıştığımız yıllar için puanımızı Zorunlu Hizmet puanı olarak verdi ama yapılan hizmeti zorunlu hizmetten saymadı.

 

Burada birden fazla çelişkili durum sözkonusu:

 

Birincisi: Her ne kadar öğretmen olmasak da bizler de 2010’dan önce devlet kademesinde 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununa bağlı çalışan devlet memuru idik. 06/05/2010 yılında yayınlanan yönetmelikle bu tarihten önce öğretmenliğe başlayanların zorunlu hizmetleri affedildi.2010’dan sonra Kurumlar Arası İlk Atama ile Milli Eğitime geçen öğretmenler “Devlet Hizmetinde Devamlılık Esastır” prensibine aykırı olarak ve daha önceki kurumunda yaptığı görev adeta hiçe sayılarak yeniden Zorunlu Hizmet yapma yükümlülüğüne tabi tutuldu. Bu bir çelişkidir. Ve bu çelişki 2010’daki yönetmelikte var olan “2010’dan önce öğretmenlik mesleğine başlayan öğretmenler zorunlu hizmetten muaf tutulmuşlardır.” maddesi, “2010’dan önce Devlet memuru olarak çalışan öğretmenler zorunlu hizmetten muaftır.” şeklinde genişletilerek giderilebilir.

 

İkincisi: Milli Eğitim Bakanlığınca istenen şey her öğretmenin Zorunlu Hizmet Bölgelerinde çalışması ise daha önceki kurumunda Milli Eğitimce zorunlu hizmet bölgesi sayılan yerlerde çalışan öğretmenlerin, zorunlu hizmet bölgesinde çalıştıkları süre göz önüne alınarak zorunlu hizmetlerinden düşülebilir veya affedilebilir.

 

Biz Kurumlar Arası Atanan Zorunlu Hizmet Mağdurları olarak yaklaşık 9 aydır bir çalışma içindeyiz. Bu çalışma çerçevesinde facebookta kurduğumuz grubumuzda sosyal medyadan sesimiz duyurmanın yanısıra;

 

    Sömestr tatilinde gruptan 4 arkadaşımız Türkiye’nin farklı bölgelerinden yola çıkarak Ankara’da buluşup, başta Eğitim-Bir-Sen Genel Merkezi olmak üzere bazı ziyaretlerde bulunduk. Başta Eğitim-Bir-Sen Başkan Yardımcısı ve Mevzuat Sekreteri Ramazan Çakırcı Bey olmak üzere sendikadaki yetkililerden konumuzun takipçisi olacakları müjdesini aldık. Özellikle Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı Bey, konu ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileriyle görüşmelerinin devam ettiğini, büyük bir kısmı tamamlanmış olan ve en kısa zamanda yayınlanacak Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde bu durumun düzeltilmesi için gayret içinde olduklarını söyledi. Konu ile ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığı’ndan görüştüğümüz yetkililer ise, hepimizin arzusu olan TAM MUAFİYET’in mümkün olmadığını, bir muafiyet olacaksa sadece daha önceki kurumlarında Milli Eğitim Bakanlığınca Zorunlu Hizmet Bölgesi sayılan yerlerde görev yapanların zorunlu hizmetlerinin affedilebileceğini söyledi. Görüştüğümüz yetkiliye “Sayın Hocam! Bizden haber bekleyen yüzlerce kişiye bunu bir müjde olarak verelim mi?” diye sorduğumda, kesin olarak böyle bir düzenlemenin olacağını söylemenin çok zor olduğunu, ama sendikalar bastırırsa böyle bir düzenlemeye gidilebileceğini söyledi.

 

Sayın Editör…

Sizden talebimiz şudur: Meb personelinin sorunlarına en azami derecede önem verdiğinizi çok iyi biliyoruz. Şu ana kadar yaptığımız etkinliklerin duyurulmasında bizlerden yardımlarınızı hiç esirgemediniz. Sesimizin daha geniş çevrelerde daha yüksek sesle çıkmasına ve daha fazla mağdur arkadaşımıza ulaşmamızda yardımlarınızı esirgemediniz. Şimdiden sonra da bu problem çözülünceye dek desteğinizi arkamızda hissedeceğimiz inancıyla hareket ediyoruz. Kurumlar Arası Atanan Zorunlu Hizmet Mağdurları olarak sosyal medyanın gücüne çok inanıyoruz. Sesimizin yetkililere ulaşması adına 21 Şubat Cuma Günü twitter’den yetkililere sesleneceğiz. Bizim durumumuzda olan arkadaşları bu etkinliğimize bekleriz.

 

Facebook grubumuzun adresi:

 

Sevgi ve Saygılarımızla.

Kurumlar Arası Atanan Zorunlu Hizmet Mağdurları Adına

İsmail ÇETİN

Mebpersonel.Com   

Bu yazının tüm hakları Mebpersonel.Com'a aittir. İzin alınmadan veya açık   yapılan alıntılar için uyarı yapılmaksızın   takip yapılır

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.