Kamu Sen'in KPDK'ya sunduğu talepler

Kamu Sen'in KPDK'ya sunduğu talepler

Aşağıda, Türkiye Kamu Sen'in bir rapor olarak KPDK yetkilerine verdiği rapor yer almaktadır.

 BİRİNCİ BÖLÜM

KAMU PERSONELİ DANIŞMA KURULU'NDA KARARLAŞTIRILAN KONULAR

KAMU PERSONELİ DANIŞMA KURULU TOPLANTILARINDA ALINAN KARARLAR

12 Eylül 2010 tarihli Anayasa değişikliğinin ardından kamu personelinin mali ve özlük haklarına ilişkin kararların alındığı toplu sözleşme görüşmelerinin ilki 30 Nisan- 29 Mayıs 2012; ikincisi ise 1 Ağustos- 7 Ağustos 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.

2012 yılında gerçekleştirilen I. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, toplu sözleşme kapsamı dışında sayılan genel ve hizmet kollarına özgü 161 konu üzerindeki çalışmalara, oluşturulacak komisyonca devam edilmesine karar verilmiştir.

Söz konusu maddeler, Kamu Görevlileri Danışma Kurulu toplantılarında değerlendirilmiş ve birçok konu üzerinde kamu işveren tarafı ile kamu görevlileri arasında tam mutabakat sağlanarak hayata geçirilmesi için görüş birliğine varılmıştır.

Yetkili konfederasyonlarla ve hizmet kollarında yetkili sendikalarla yapılan Komisyon çalışmaları sonucunda konular tasnif edilerek Kanun/KHK tasarısı, yönetmelik tasarısı, genelge tasarısı ve tebliğ tasarısı haline getirilmiştir.

Bu kapsamda;

13 konuda Kanun/KHK Tasarısı Taslağı,

2 Bakanlar Kurulu Kararı Taslağı,

1 Yönetmelik Tasarısı Taslağı,

1 Tebliğ Tasarısı Taslağı hazırlanmıştır.

29 Kasım 2012 tarihinde Komisyon çalışmalarının değerlendirildiği bir toplantı gerçekleşmiş ve sonuçlar sendikalara bildirilmiştir. Ancak bu tarihten sonra Kamu Görevlileri Danışma Kurulu, 28 Mart 2013, 12 Nisan 2013, 28 Kasım 2013, 20 Mart 2014 ve 27 Kasım 2014 tarihlerinde beş kez daha toplanmış olmasına rağmen üzerinde anlaşılan konuların büyük çoğunluğu hayata geçirilmemiştir.

Bu süre zarfında bir türlü çözülmeyen sorunlara yenileri eklenmeye devam etmektedir. Bu çerçevede Kurul gündemine gelmiş ve üzerinde anlaşmaya varılmış olan konular şu şekildedir:

ÜZERİNDE ANLAŞILAN KONULAR

  • 2005 yılından sonra göreve başlayan personele bir derece verilmesi.
  • Disiplin cezalarının affı ve yeniden düzenlenmesi
  • Yardımcı hizmetler sınıfına ek gösterge verilmesi
  • Yıllık izinlerin iş günü esasına göre düzenlenmesi
  • KİT sözleşmeli personelin yıllık izinlerinin memurlarla paralel hale getirilmesi
  • Özel sektörde geçen hizmet sürelerinin tamamının kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi
  • 4046 sayılı Kanuna göre atanan araştırmacıların sorunlarının çözümlenmesi
  • Adaylıkta uyarma veya kınama cezası alanların memuriyetten çıkarılması uygulamasına son verilmesi
  • 4/B'li ve 4/C'li hamile personele gece nöbeti ve gece vardiyası verilmemesi
  • Belediye bağlı kuruluşlarındaki Daire Başkanları ile üniversite Genel Sekreter Yardımcılarının ek göstergesinin 3600'e yükseltilmesi
  • Fazla çalışmaya ilişkin Başbakanlık Genelgesi hazırlanması
  • Sümer Holding personelinden işsizlik sigortası kesilmemesi
  • 4/C'li sözleşmeli personele kadro verilmesi
  • KİT'ler ve kamuda çalışan üniversite mezunu işçilerin kitlerde 2 sayılı cetvele diğer kamu kurumlarında çalışanların memuriyet kadrolarına geçirilmesi
  • Emekli ikramiyesinin hesaplanmasında 30 yıllık hizmet süresi sınırının kaldırılması
  • Öğretim elemanlarının ücretlerinin iyileştirilmesi
  • Kadın istihdamının artırılmasına yönelik tedbirler alınması
  • Misafir sanatçıların iş güvencesinin sağlanması
  • İş ve meslek danışmanlarının kadroya geçirilmesi nedeniyle oluşan ücret düşüklüğünün giderilmesi
  • Kamu iktisadi teşebbüslerinde ücret sisteminin değerlendirilmesi, temel ücret gruplarının sayılarının azaltılması ve kurumlar arası ücret dengesizliğinin giderilmesi
  • Haklarında uygulanan devlet memurluğundan çıkarılma cezaları disiplin cezalarının affına ilişkin Kanunla affedilen ve kendilerine 5510 sayılı kanunun geçici 4ncü maddesiyle açıkta geçen sürelere ilişkin primleri borçlanma imkanı verilenlerden söz konusu ödemeyi yapanlara aynı kanunun geçici 43ncü maddesi kapsamından yararlanma imkanı verilerek ödedikleri tutarın kendilerine iadesi, bu kapsamda olup haklarında istekleri doğrultusunda emeklilik işlemleri yapılanların emekli maaşı/ikramiyesi mağduriyetinin giderilmesi, geçici 44ncü madde kapsamında primleri ödenen sürelerin kazanılmış hak aylığı kapsamında değerlendirilmesi
  • Kadroya geçirilen sözleşmeli personele getirilen 5 yıllık kurumlar arası nakil yasağının eş durumu ve sağlık mazereti yönünden değerlendirilmesi

KAMU PERSONELİ DANIŞMA KURULU'NDA KARARLAŞTIRILAN KONULARIN SONUÇLARI

4688 sayılı Kanun uyarınca bugüne kadar gerçekleştirilen Kurul toplantılarında alınan kararlara uygun olarak,

  • Sözleşmeli personelin bir kısmının kadroya geçirilmesi
  • KİT sözleşmeli personelin yıllık izinlerinin memurlarla paralel hale getirilmesi
  • 4046 sayılı Kanuna göre atanan araştırmacıların sorunlarının çözümlenmesi
  • Adaylıkta uyarma veya kınama cezası alanların memuriyetten çıkarılması uygulamasına son verilmesi
  • Sümer Holding personelinden işsizlik sigortası kesilmemesi
  • Öğretim elemanlarının ücretlerinin iyileştirilmesi
  • İş ve meslek danışmanlarının kadroya geçirilmesi nedeniyle oluşan ücret düşüklüğünün giderilmesi

ile ilgili yasa değişiklikleri gerçekleştirilmiş ancak Kurul toplantılarında kararlaştırılan ve kamu görevlilerinin geneli için çok daha büyük önem arz eden konularla ilgili hiçbir çalışma yapılmamıştır.

Bununla birlikte yine daha önceki Kurul toplantılarında "kamu kurum ve kuruluşlarındaki personelin mesleki görevlere veya görevde yükselme suretiyle atanmalarına ilişkin" hükümlerde sendikaların talepleri doğrultusunda değişiklik yapılması yönünde karar alınmış olmasına karşın, 31 Ağustos 2013 tarihinde gerçekleştirilen yönetmelik değişikliğinde sendika görüşlerine yer verilmemiş ve görevde yükselme ve unvan değişikliğinde liyakat ilkesi yok edilmiş, kamu görevlilerinin subjektif kriterlere bağlı olarak yükselmesini öngören bir düzenleme getirilmiştir.

28 Kasım 2013 tarihinde gerçekleştirilen Kamu Personeli Danışma Kurulu Toplantısının ardından Devlet Personel Başkanlığı uhdesinde teknik heyet ile bir toplantı gerçekleştirilmiş ancak o tarihten sonra konu ile ilgili olarak çalışmalar ağır aksak ilerlemektedir. 2012 yılından beri yapılan bunca toplantı ve çalışmanın kamu görevlilerinin asıl beklentilerini karşılamamış olması bir talihsizlik olarak kabul edilmelidir.

KARARLAŞTIRILAN KONULAR ÖNCELİKLİ OLARAK HAYATA GEÇİRİLMELİ

Kamu işvereni ve kamu görevlileri sendikalarının karşılıklı olarak üzerinde mutabık kaldığı ve taslak metinlerin hazırlandığı konuların hayata geçirilmesi, diğer sorunların ise yeniden görüşülerek çözümünün sağlanması için girişimlerin başlatılması zorunludur.

Özellikle daha önceki toplantılarda görüşülerek karar altına alınan konulara ilişkin olarak çalışmaların bir an önce başlatılması bundan sonra yapılacak toplantıların verimliliği adına da son derece önemlidir.

Bu çerçevede:

  • 2005 yılından sonra göreve başlayan personele bir derece verilmesi
  • Emekli ikramiyesinin hesaplanmasında 30 yıllık hizmet süresi sınırının kaldırılması
  • Disiplin cezalarının affı ve yeniden düzenlenmesi
  • Yardımcı hizmetler sınıfına ek gösterge verilmesi
  • 4/C'li sözleşmeli personele kadro verilmesi
  • KİT'ler ve kamuda çalışan üniversite mezunu işçilerin kitlerde 2 sayılı cetvele diğer kamu kurumlarında çalışanların memuriyet kadrolarına geçirilmesi
  • Yıllık izinlerin iş günü esasına göre düzenlenmesi
  • Özel sektörde geçen hizmet sürelerinin tamamının kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi
  • 4/B'li ve 4/C'li hamile personele gece nöbeti ve gece vardiyası verilmemesi
  • Belediye başkanlıklarında görev yapan Daire Başkanlarının ve Üniversite Genel Sekreter Yardımcılarının ek göstergesinin 3600'e yükseltilmesi
  • Fazla çalışmaya ilişkin Başbakanlık Genelgesi hazırlanması
  • Kadın istihdamının artırılmasına yönelik tedbirler alınması
  • Misafir sanatçıların iş güvencesinin sağlanması
  • Kamu iktisadi teşebbüslerinde ücret sisteminin değerlendirilmesi, temel ücret gruplarının sayılarının azaltılması ve kurumlar arası ücret dengesizliğinin giderilmesi
  • Haklarında uygulanan devlet memurluğundan çıkarılma cezaları disiplin cezalarının affına ilişkin Kanunla affedilen ve kendilerine 5510 sayılı kanunun geçici 4ncü maddesiyle açıkta geçen sürelere ilişkin primleri borçlanma imkanı verilenlerden söz konusu ödemeyi yapanlara aynı kanunun geçici 43ncü maddesi kapsamından yararlanma imkanı verilerek ödedikleri tutarın kendilerine iadesi, bu kapsamda olup haklarında istekleri doğrultusunda emeklilik işlemleri yapılanların emekli maaşı/ikramiyesi mağduriyetinin giderilmesi, geçici 44ncü madde kapsamında primleri ödenen sürelerin kazanılmış hak aylığı kapsamında değerlendirilmesi
  • Kadroya geçirilen sözleşmeli personele getirilen 5 yıllık kurumlar arası nakil yasağının eş durumu ve sağlık mazereti yönünden değerlendirilmesi

konularına ilişkin mevzuat çalışmalarına bir an önce başlanmalıdır.

İKİNCİ BÖLÜM

KAMU PERSONELİ DANIŞMA TOPLANTISI'NDA GÖRÜŞÜLMESİ GEREKEN DİĞER KONULAR

4/C'Lİ GEÇİCİ PERSONEL, DİĞER SÖZLEŞMELİ PERSONEL VE İŞÇİLER

657 sayılı Kanun 4. maddesinin C fıkrası uyarınca çalıştırılan personel ile vekil ebe, hemşire, imam, aile sağlığı merkezlerinde görev yapan personel ve usta öğreticilerin memur kadrolarına geçirilmesi, kamuda sözleşmeli ve geçici personel çalıştırılması uygulamasına son verilmesi, yüksekokul mezunu işçilerin de talepleri halinde memur kadrolarına atanmalarının sağlanması

4/C'li Geçici Personel, Vekil Olarak Görev Yapan Personel ve Kamu İşçileri

  • Bütün kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin istisnasız olarak 657 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi sağlanmalı, madde metninde sayılmayan kurum ve kuruluşlar da maddeye eklenerek kapsam içine alınmalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun 4. "C" fıkrası kapsamında istihdam edilen personel ile diğer mevzuat hükümlerine göre geçici, vekil gibi adlar altında çalışan personelin ve usta öğreticilerin tamamı ilgili kanunun 4. maddesinin "A" fıkrasında çalışan kadrolu memur olarak değerlendirilmelidir.
  • TCDD Genel Müdürlüğü bünyesinde makinist, tren teşkil memuru, mühendis gibi devletin asli ve sürekli görevlerini ifa eden personelin Anayasaya aykırı bir şekilde işçi unvanı ile istihdam edilmesi uygulamasına son verilmeli, söz konusu personel memur kadrosuna geçirilmelidir.
  • Bununla birlikte geçici işçiler 4. maddenin "D" fıkrası; kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan üniversite ve yüksekokul mezunu kamu işçileri de talepleri halinde bir defaya mahsus olarak memur kadrolarına atanmak üzere ilgili maddenin "a" fıkrası kapsamında değerlendirilmelidir. Böylelikle kamuda personel statüleri memurlar ve kamu işçileri olarak belirlenmeli, güvencesiz ve esnek istihdam modelleri Kanundan çıkarılmalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun "Kapsam"ını belirleyen 1. maddede gerekli değişikliklerin yapılarak bütün kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin istisnasız olarak 657 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi sağlanmalı, madde metninde sayılmayan kurum ve kuruluşlar da maddeye eklenerek kapsam içine alınmalıdır.
  • Geçici işçiler, 4. maddenin "D" fıkrası; kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan üniversite ve yüksekokul mezunu kamu işçileri de talepleri halinde bir defaya mahsus olarak memur kadrolarına atanmak üzere ilgili maddenin "A" fıkrası kapsamında değerlendirilmelidir.
  • 657 sayılı Kanunun 5. madde metni Kanunun 4. maddesinde yapılacak değişikliğe paralel olarak "Bu Kanuna tabi kurumlar, dördüncü maddede yazılı iki istihdam şekli dışında personel çalıştıramazlar." şeklinde değiştirilmelidir.
  • Kamuda, iş güvencesiz vekil memur çalıştırılmasına imkan sağlayan 657 sayılı Kanunun 86. maddesinin 1. paragrafındaki "veya açıktan" ibaresi ile 3. ve 4. paragrafları madde metninden çıkartılmalı, vekil imam ve benzeri çalışanlar kadroya geçirilerek kamuda iş güvencesi olmayan vekil personel çalıştırılması uygulaması son bulmalıdır.

ENFLASYON FARKI VE EK ZAM

Bilindiği gibi 2013 yılında gerçekleştirilen toplu sözleşme görüşmeleri sonuçlarına göre, 2014 yılında memur maaşlarına yalnızca 123 TL zam yapılması kararlaştırılmıştır. Bunun dışında memur maaşlarındaki hiçbir kaleme artış yapılmayacaktır. Yani çocuk parası, aile yardımı, doğum, ölüm yardımları, ek ödemeler, tazminatlar artmayacaktır. Yapılacak zam, memurun ele geçen maaşının tamamı için geçerli olacaktır.

Dolayısıyla aile yardımı ve çocuk parası dahil ortalama memur maaşının 2400 TL olduğu düşünüldüğünde yapılan zammın anlamı ortalama %5,2 artış demektir.

2014 yılı bütçesinde enflasyon hedefi %5,3 olarak öngörülmüşken yaşanan ekonomik gelişmeler sonrasında enflasyon %8,2 olarak gerçekleşmiştir. Bu durumda toplu sözleşme görüşmelerinde belirlenen maaş artışının gerçekleşen enflasyonun ortalama 3 puan altında kaldığı görülmektedir. syon karşısında eridiğinin resmi kaynaklarca da ilan edildiği anlamına gelmektedir.

Bununla birlikte 2015 yılı için ise %3+3 maaş artışı kabul edilmiş ve Ocak 2015'te kamu görevlilerinin maaşları yılın ilk 6 aylık dönemi için %3 oranında artırılmıştır. Buna karşın yalnızca Ocak ve Şubat aylarını içeren 2 aylık enflasyon %1,8 olmuş, 6 ay için verilen zam 2 aylık enflasyon karşısında erimiştir. Ayrıca Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge Merkezi'nin hesaplamasına göre son bir yılda zorunlu harcamalardaki artış, 365 TL'yi bulmuştur. Yani 2014 ile 2015 Şubat ayları arasındaki bir yıllık sürede insanca yaşamak için aylık ihtiyaç duyduğumuz mal ve hizmetlerin toplam tutarı 365 TL; %9,6 oranında artarken gelirlerimizdeki artışın bu tutarın altında kalması, memurların, işçilerin, emeklilerin gelirlerinde reel olarak azalması anlamı taşımaktadır. Toplu sözleşme görüşmelerinde unutulan enflasyon farkı uygulaması dahi memurların gerçek kayıplarını karşılamaya yetmeyecektir. Bu nedenle,

  • 2014 yılının Aralık ayından itibaren geçerli olmak üzere memur ve emekli maaşlarına %12 ek zam verilmelidir.

4-B'Lİ STATÜDEN 4-A STATÜSÜNE GEÇEN PERSONEL

  • 4/B'li sözleşmeli statüde çalışırken kadroya geçmeleriyle, eğitim ve unvanlarına uygun kadrolara ataması yapılmayan ve maaşları düşen uzmanlar ile mühendislerin de mağduriyetleri giderilmelidir.

ÖZEL HİZMET TAZMİNATI

Özel hizmet tazminatı oranlarının artırılması, personelin özel hizmet tazminatı ile ilgili sorunların çözüme kavuşturulması

  • Özel hizmet tazminat oranları kurum farkı gözetilmeksizin unvan bazında artırılarak eşitlenmelidir.
  • 657 sayılı Kanunun 152. maddesinde yapılacak düzenleme ile Genel İdare Hizmetleri ve Yardımcı Hizmetler Sınıfına mensup personelin özel hizmet tazminatları eğitim durumu ve kadro pozisyonu gözetilerek yükseltilmeli ve en düşük özel hizmet tazminat oranı %65 olarak belirlenmelidir.
  • Bütün memurlar için Kanunda tespit edilmiş olan Özel Hizmet Tazminatı oranlarının tamamına 21'er puan eklenerek tüm memurların Özel Hizmet Tazminatlarının artırılması sağlanmalıdır.
  • Avukatların Özel Hizmet Tazminat oranları %200 olarak belirlenmelidir.
  • Kurumlarda her ne ad altında olursa olsun uzman kadrosunda görev yapan bütün memurlar maddenin II no.lu "Tazminatlar" başlıklı kısmının "A- Özel Hizmet Tazminatı" fıkrasının "h" bendine eklenmelidir.
  • 6111 sayılı Kanunla ihdas edilen Denetmen kadrolarında görev yapan memurlar, 657 sayılı Kanunun 152. maddesinin "II-Tazminatlar" bölümünün "(A) Özel Hizmet Tazminatı" fıkrasının (h) bendinde yer alan özel hizmet tazminatından emsal nitelikteki kadrolarda olduğu gibi yararlandırılmalıdır.
  • Ekonomist, Kimyager, Biyolog ve Programcı ve Çözümleyici unvanlı memurların özel hizmet tazminatı oranları ve ek gösterge rakamları, Teknik Hizmetler Sınıfında yer alan Mühendis kadrolarıyla eşitlenmelidir.

EK ÖDEMELER

Ek ödeme adaletsizliğinin giderilmesi, başta öğretmenler ve KİT personeli olmak üzere tüm kamu görevlilerinin ek ödeme ile ilgili sorunların giderilmesi

  • 666 sayılı KHK ile getirilen ek ödeme artışında mağdur edilen din görevlisi, hekim dışı sağlık personeli, polis, subay, ast subayların ek ödeme oranları 50 puan;
  • 666 Sayılı KHK ile düşük oranda artış getirilen Genel İdare Hizmetleri Sınıfında görev yapan memurlarla, Yardımcı Hizmetler Sınıfı personeli, memur, şef ve şube müdürleri ile müfettişlerin ek ödeme oranları 25 puan artırılmalıdır.
  • Kamu görevlilerine ödenmekte olan ek ödeme miktar ve oranlarını belirleyen 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de değişiklik yapılarak KİT personelinin yaşadığı sorunlar çözülmeli, KİT'lerde görev yapan personel ile diğer çalışanlar arasında meydana gelen ek ödeme farklılığı giderilmelidir.
  • 666 sayılı KHK'nin 5 sıra no.lu maddesindeki oranlar 20'şer puan artırılarak Avukatlık Hizmetleri Sınıfında görev yapan personelin ek ödeme oranları yükseltilmelidir.
  • Eski Denizcilik Müsteşarlığından, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığına geçen denet memuru, denet şefi, uzman gibi, 666 ve 655 sayılı KHK'lar ile mağdur edilen personelin hak kayıplarının giderilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.
  • 399 sayılı KHK'ya göre II sayılı cetvel hükümlerine göre çalışmakta olana personele yapılan ek ödemelerdeki adaletsizlik ve eşitsizlik, öncelikle aynı unvanlı personelden başlayacak şekilde giderilmeli,
  • %42 olarak belirlenen ek ödeme alt sınırı %67'ye;
  • %67 olarak belirlenen oranlar %90'a;
  • %82 olarak belirlenen oranlar ise %100'e çıkarılmalıdır.
  • 399 sayılı KHK'ye ekli I sayılı cetvelde yer alan müdür, müdür yardımcısı, başuzman ve sivil savunma uzmanı pozisyonlarında görev yapan personelin 666 sayılı KHK ile kaldırılan ikramiye ve ek tazminat hakları iade edilmelidir.
  • Döner sermayesi olmayan kurumlarda görev yapan kurum doktorlarının ücretlerinin Sağlık Bakanlığı'ndaki emsal doktorlarla eşitlenmesi için söz konusu personelin ek ödeme oranları yükseltilmelidir.
  • Üniversite hastanelerinde akademik personel döner sermaye ve ek ödeme uygulamasından birlikte faydalanırken, idari personele yapılan ek ödeme ile döner sermaye ödemesi mahsuplaştırılmaktadır; bu adaletsizlik giderilerek, idari personelin de her iki ödemeden birlikte faydalandırılması sağlanmalıdır.
  • Üretimi teşvik primi, fazla mesai, yangın tazminatı gibi ödemelerle ek ödemenin ilişkilendirilmesi, mahsuplaşma yapılması veya bu ödemelerin tamamen kaldırılması uygulamasından vazgeçilmelidir.
  • Vakıflar Genel Müdürlüğü personeline kira gelirlerinden pay ayrılarak ödenmekte olan performans ücreti ek ödeme kapsamından çıkartılmalıdır.
  • 666 sayılı KHK'ya ekli II sayılı listenin 10. sırasına, "Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlık Müşaviri" unvanı da eklenmeli ve söz konusu personelin yaşadığı mağduriyet giderilmelidir.

EK GÖSTERGELER

Ek gösterge rakamlarının yeniden belirlenmesi, ek gösterge alamayan personelin de bu uygulamadan faydalanması

  • 657 sayılı Kanuna ekli I ve II Sayılı Cetvellerde belirtilen ek gösterge oranlarında gerekli değişiklik yapılmalı; Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan personel başta olmak üzere ek göstergeden faydalanamayan personele en düşüğü 2200 olmak üzere ek gösterge verilmeli ve ek göstergeler hiyerarşik düzene göre yeniden belirlenerek ek gösterge farklılıkları giderilmelidir. Bu bağlamda ek gösterge rakamları 800'er puan artırılmalıdır.
  • Ek gösterge cetvellerinin II. Teknik Hizmetler Sınıfı bölümü "a" fıkrasına "Teknik öğretmen" ibaresi eklenmelidir.
  • Şube müdürlerinin ek gösterge sorunları çözülmelidir.
  • Kamuda görev yapan avukat ve hukukçuların ek gösterge oranları 3600'e çıkarılmalıdır.
  • Ayrıca kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan tüm Teknik Eğitim Fakültesi ve 4 yıllık teknik okul mezunlarının unvanlarına uygun kadrolarda Teknik Hizmetler Sınıfında değerlendirilmesi ve bu personelin diğer dört yıllık yüksekokul mezunu teknik personele uygulanan ek gösterge ve tazminat oranlarından faydalandırılması sağlanmalıdır.
  • 6002 sayılı Kanunla, 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Teşkilat Kanunu'nda ve 657 sayılı Kanunun bazı maddelerinde yapılan değişikliklerle kadrosu Din Hizmetleri Sınıfı'na mensup çalışanlardan en az dört yıllık dini yüksek öğrenim mezunu olanların ek göstergeleri yeniden düzenlenerek 8'inci dereceden başlatılmış ve 1'inci derecenin ek göstergesi 3000'e yükseltilmiştir. Bu sebeple aynı işi yapan ve hatta aynı camide görev yapan diğer yüksek okul mezunu din görevlileri arasında diploma ayrımcılığı ortaya çıkmıştır. Bu ayrımcılık giderilmeli ve yüksek okul mezunu din görevlilerinin tamamı söz konusu ek ödeme artışından aynı şekilde yararlandırılmalıdırlar.
  • Murakıp ve vaizlerin ek göstergeleri 3600'e yükseltilmelidir. Murakıplara ilişkin mevzuat düzenlemesi biran önce yapılmalı, murakıplara " İl Denetim Elemanı" unvanı verilmeli, vaiz ve murakıpların ücretlerinde şube müdürleri emsal alınmalıdır.
  • Kadroları Genel İdare Hizmetleri Sınıfının Birinci Derecesinde Bulunanların Ek Göstergeleri'nin yer aldığı II Sayılı Cetvelin "2-Yargı Kuruluşları, Bağlı ve İlgili Kuruluşlar ile Yükseköğretim Kuruluşlarında" bölümündeki Diyanet İşleri Başkanlığı Başkanlık Müşavirleri ibaresinden sonra gelmek üzere, "Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlık Müşavirleri" eklenmeli ve söz konusu personelin ek gösterge rakamı 3600 olarak belirlenmelidir.
  • 04/06/2010 tarih ve 5984 sayılı Kanun'la eğitim müfettişlerine verilen 3600 ek gösterge uygulamasından İlçe Milli Eğitim Müdürleri, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları ve Şube Müdürleri, Öğretmenler, Bakanlık Merkez Teşkilatında çalışan Şube Müdürleri ve Eğitim Uzmanlarının da yararlanması için düzenleme yapılmalıdır.

BAYRAM İKRAMİYESİ

Tüm memur ve emeklilere dini bayramlar öncesinde Bayram İkramiyesi verilmesi

  • 657 sayılı Kanuna bir madde eklenerek memurlara dini bayramlar öncesinde 10 bin gösterge rakamının memur maaş katsayısıyla çarpımı tutarında bayram ikramiyesi verilmelidir.

DÖNER SERMAYE VE FON GELİRLERİ

Döner sermayeli kurum ve kuruluşlarda çalışan personelin döner sermaye ödemelerinden kaynaklı sorunlarının çözülmesi

  • Döner sermaye ve fon gelirlerinin ilgili kurumlarda çalışan tüm personele adil bir şekilde dağıtılacak düzenleme yapılmalı, 209 ve 2547 sayılı Kanunda belirlenen oranların yükseltilerek, merkez ve taşrada ortaya çıkan farklılıklar giderilmelidir.
  • Sağlık Bakanlığı, Üniversite Hastaneleri Döner Sermaye Yönetmeliğinde yer alan kadro unvan katsayılarının personelin eğitim durumları da göz önüne alınarak yeniden kategorize edilmesi yönünde düzenleme yapılmalıdır.
  • Üniversite hastanelerinde yaşanan mali krizin giderilmesi için genel bütçeden kaynak aktarılmalı ve döner sermaye gelirlerinden ödenen maaşların genel bütçeden ödenmesi sağlanmalıdır.
  • Yıllık izin, şua izni ve hastalık raporu sürelerinde döner sermaye ve tazminatlardan kesinti yapılmaması hususunda düzenleme yapılmalıdır.
  • Sağlık Bakanlığı bünyesinde vekil ebe/hemşire olarak çalışanların döner sermaye ödemelerinden, kadrolu ebe/hemşirelerin almış olduğu miktarda yararlandırılması sağlanmalıdır.
  • Üniversite hastaneleri bünyesinde bulunan döner sermaye komisyonlarında sendika temsilcilerinin ve her mesleki guruptan bir temsilcinin katılımının sağlanması için gerekli düzenleme yapılmalıdır.

EK DERS ÜCRETLERİ

Öğretmen ve akademisyenlerle bu çerçevede ek ders veren personelin ek ders ücretlerinin artırılması

  • Farklı kamu kurum ve kuruluşlarında -Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Acil Afet Yönetimi Başkanlığı gibi- fiilen öğretmenlik yapan personele de ek ders ücreti ödenmelidir.
  • 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 176. maddesindeki gösterge rakamları yükseltilerek, ek ders ücretleri günün şartlarına uygun hale getirilmeli ve ek ders gösterge rakamları iki katına çıkarılmalıdır. Bu nedenle hafta içi saat 18.00'den önceki ek dersler için 140 olan gösterge rakamı 280; hafta sonu ve hafta içi saat 18.00'den sonraki ek dersler için 150 olan gösterge rakamı 300 olarak belirlenmeli ve ek ders ücretleri iki katına çıkarılmalıdır.
  • Çalışma şartlarına bağlı olarak nöbetçi öğretmenlere, taşıma merkezli okullardaki öğretmenlere, birleştirilmiş sınıf okutan öğretmenlere, teneffüs yapmayan okul öncesi öğretmenlerine haftalık 6 saat ilave ek ders ücreti ödenmesi için madde metnine bir hüküm eklenmelidir.
  • Akademisyenlere ödenen ek ders ücretini belirleyen 2914 sayılı Kanununun 11inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki '300' ibaresi '600'; '250' ibaresi '500'; '200' ibaresi '400'; '160' ibaresi '320'olarak değiştirilmeli, bu yolla akademisyenlerin ek ders ücretleri bir kat artırılmalıdır.
  • Örgün ve yaygın eğitim kurumları ve ikili eğitim yapan okullardaki yöneticiler arasında oluşan ek ders ücret adaletsizliğinin ortadan kaldırılması için en yüksek ek ders ücreti alan personel baz alınarak yeni bir düzenleme yapılmalıdır.

NÖBET VE VEKALET ÜCRETLERİ

Nöbet ücretlerinin yeniden belirlenmesi, nöbet tutan tüm personele nöbet ücreti ödenmesi

  • Nöbet tuttuğu halde nöbet ücreti alamayan personelin bu haklardan faydalandırılması sağlanmalıdır. Bu çerçevede 657 sayılı Kanunun sağlık kurumlarında nöbet ve icap nöbeti ücretlerini belirleyen Ek 33. madde kapsamına kamu kurum ve kuruluşlarında nöbet tutan bütün memurlar ve Kredi Yurtlar Kurumu'nda nöbet tuttuğu halde fazla mesai yapmış kabul edilen kamu görevlileri de dahil edilmeli, bu personele ödenecek saatlik ücret, memurun brüt maaşının bir saate denk gelen tutarından daha az olmamalı, tatil ve bayram günlerinde nöbet ücretlerinin bir kat fazla ödenmesi sağlanmalıdır.
  • Ayrıca maddede sağlık kurumlarında ödenmekte olan nöbet ücretlerini belirleyen gösterge rakamları bir kat artırılmalı ve saat başı nöbet ücreti sırasıyla 200, 180, 160, 120, 100 ve 70 olarak belirlenmelidir.
  • Avukatlık Hizmetleri Sınıfında görev yapan personelin vekalet ücreti katsayısı 20.000'e yükseltilmelidir.

FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİ

Fazla çalışma ücretlerinin ILO ve Avrupa Sosyal Şartı'nda belirlenen standartlara çıkarılması, fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi ya da belli bir oranla sınırlandırılması yolundaki düzenlemelerin iptal edilmesi

  • Kamu görevlilerine fazla mesai ödenmeyeceği ya da fazla mesai ücretlerinin belli bir miktarı aşamayacağı yolunda yapılan düzenlemeler iptal edilmelidir.
  • Fazla mesai ücretleri çalışanın saat başı ücreti olarak belirlenmeli ve fazla çalışmalar yeniden düzenlenerek, tatil günü ve bayram günlerinde yaptırılan zorunlu çalışma karşılığında fazla mesai ve nöbet ücretinin bir kat fazla ödenmesi sağlanmalıdır. Bu bakımdan 657 sayılı Kanunun "Fazla çalışma ücreti" başlıklı 178. maddesinin son fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmeli ve saat başı fazla çalışma ücretinin alt sınırı, fazla çalışma yapan memurun brüt maaşının bir saatliğine denk gelen tutara getirilmelidir:

"Bu çerçevede memurlara saat başına ödenecek fazla çalışma ücreti, memurun normal çalışma zamanlarında bir saate denk gelen brüt ücretinden daha az olamaz. Tatil ve bayram günlerinde yaptırılan çalışma karşılığında fazla çalışma ücreti bir kat fazla ödenir."

  • Bununla birlikte memurlara yaptırılan her sekiz saatlik fazla çalışma karşılığında bir günlük izin verilmesi uygulaması, maddenin "B" fıkrasında yapılacak değişiklikle isteğe bağlı hale getirilmeli, fazla çalışma karşılığında ücret alma ya da izin kullanma memurun kararına bırakılmalıdır.
  • Kurumlarda vardiyalı çalışan memurlara işçiler gibi vardiya zammı verilmesi sağlanmalıdır.
  • Milli ve dini bayramlar nedeniyle Bakanlar Kurulu kararıyla uygulanan idari izinlerde, birçok kamu kurum ve kuruluşu çalışmaktadır. Ancak bu durum, idari izin kullanan kamu görevlilerinin lehine bir durum yaratırken, idari izin kullanamayanların aleyhine olmaktadır. Bu nedenle "idari izin" günlerinde çalışan personele fazla mesai ücreti ödenmelidir.
  • Nüfus müdürlükleri ve Tapu Kadastro çalışanlarına fazla mesai ücreti verilmelidir.
  • Emniyet ve Askeri personel gibi ikinci bir emre kadar sınırsız mesai yapmak durumunda kalabilen sivil memurların çalışma saatlerinin 657 sayılı Kanunun 90. maddesinde belirlenen haftalık 40 saati aşmaması yönünde düzenleme yapılmalıdır.

KAMU GÖREVLİLERİNİN EMEKLİLİK HAKLARI

Memurlara yapılan bütün ek ödemelerin emekli maaşı hesaplamasında esas alınması, emekli ikramiyesindeki 30 yıllık sınırın kaldırılması

  • Devlet memurlarının emeklilik hakları ve emekli maaşlarının belirlendiği 5434 sayılı Kanunun 15. maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 80. maddelerinde değişiklik yapılarak memur maaşını oluşturan bütün kalemler ile ek ödeme, ek ders, döner sermaye, fazla çalışma ücreti, ikramiye ve diğer ödemeler de emekli keseneğine dahil edilmelidir.
  • 5434 sayılı Kanunun ek 70. maddesinde değişiklik yapılarak emekli olan kamu görevlilerinin özel hizmet tazminat oranlarının belirlendiği tablo,

"0 - 2200 arası %40 olan oranın %80

2200 - 3600 arası %70 olan oranın %110

3600 - 4800 arası %130 olan oranın %140

4800 - 6400 arası %150 olan oranın %160

6400 - 7600 arası %180 olan oranın %190

7600 - 8400 arası %200

8400 ve üstü için %240" şeklinde yeniden düzenlenmeli ve buna bağlı olarak emekli maaşlarının yükselmesi sağlanmalıdır.

  • 5434 sayılı Kanunun 41. maddesinde yapılacak değişiklikle memurların emekli ikramiyesi için öngörülen ödeme kalemlerine ek ödeme, ek ders, döner sermaye, fazla çalışma ücreti, ikramiye gibi bütün ödeme unsurları da eklenmeli ve Anayasa Mahkemesi'nin konu hakkında verdiği karara uygun olarak 2015 yılından önce emekliye personelin de 30 yılın üstündeki hizmetleri için emekli ikramiyesi alması sağlanmalıdır.
  • Devlet memurluğundan istifa ettikten sonra tekrar memuriyete dönenlerin boşta geçen sürelerinin Sosyal Güvenlik Kurumu'na borçlanılması yoluyla değerlendirilmesi sağlanmalıdır.
  • Emeklilere de aile yardımı ve çocuk parası ödenmelidir.
  • Emeklilerin de banka promosyonlarından pay alması sağlanmalıdır.

ÜCRETLERİN VERGİLENDİRİLMESİ

Kamu görevlileri adına yaşanan vergi adaletsizliğinin son bulması

  • Kamu görevlileri ve KİT personeli ile sözleşmeli personelin gelir vergisi kesintilerinden dolayı yaşadığı adaletsizliğin ve mağduriyetin giderilmesi adına 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 23. maddesine bir fıkra eklenerek Devlet memurlarına ödenen taban aylık tutarının Gelir Vergisi'nden muaf tutulması sağlanmalı, diğer sözleşmeli personelin de vergi matrahlarından aynı tutarda indirim yapılmalıdır.

SOSYAL YARDIMLAR

Bütün sosyal yardımların yeniden düzenlenmesi ve yeni sosyal ödemelerle sosyal devlet ilkesinin gerçek anlamda hayat bulmasının sağlanması

Aile Yardımı ve Çocuk Parası

  • 657 sayılı Kanunun memurlara "Aile yardımı ödeneği" verilmesini öngören 202. madde metninde gerekli değişiklikler yapılarak aile yardımı gösterge rakamı 3600; çocuk parası için öngörülen göstergeler ise 500 ve 1000 olarak belirlenmelidir.
  • Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nun 2012/1 tarihli kararına uygun olarak 657 sayılı Kanunun "Çocuk için aile yardımı ödeneği verilmeyecek haller"in belirlendiği 206. madde metninden 4. fıkra çıkarılarak memurlara "Burs alan veya Devletçe okutulan çocuklar" için de aile yardımı ödeneği verilmesi sağlanmalıdır.

Doğum Yardımı

  • Devlet memurlarından çocuğu dünyaya gelenlere ödenecek doğum yardımı miktarının belirlendiği 657 sayılı Kanunun 207. maddesinde değişiklik yapılarak gösterge rakamı 2500'den 10 bine yükseltilmelidir.

Ölüm Yardımı

  • 657 sayılı Kanunun 208. maddesinde gerekli değişiklik yapılarak ölüm yardımı tutarı, en yüksek Devlet memuru aylığının iki katından dört katına çıkarılmalıdır.

Giyecek Yardımı

  • 657 sayılı Kanunun 211. maddesinde gerekli değişiklikler yapılarak tüm memurlara "Giyecek yardımı" verilmesi sağlanmalı, verilecek miktar aylık 850 gösterge rakamının memur maaş katsayısı ile çarpılması sonucu bulunacak tutar olarak belirlenmelidir.

Yiyecek Yardımı

  • 657 sayılı Kanunun 212. madde metninde gerekli düzenlemeler yapılarak "Yiyecek Yardımı Yönetmeliği" Uzlaştırma Kurulu'nun konu hakkında verdiği kararlar da göz önünde bulundurulmak kaydıyla yeniden düzenlenmeli, kamu görevlilerinin 4/C'li personel de dahil olmak üzere tamamının, işçilerde olduğu gibi bir öğün yemek bedeli 7 TL'den az olmamak üzere düzenleme yapılarak, yemeklerden ücretsiz yararlanması sağlanmalı, yemek hizmeti sunulmayan ya da ücretsiz yemek imkanından faydalanamayan işyerlerinde yemek ücreti nakit olarak personele ödenmeli ve yemek bedellerinden KDV alınması uygulamasına son verilmelidir.
  • Üretim birimlerinde, açık havada ve radyoaktif ışınlara maruz kalınan işyerlerinde görev yapanlara günde bir defa ayran, yoğurt, pekmez, süt gibi ayni yardım ya da bunların karşılığı günde 5 TL'den az olmamak üzere nakdi yardım yapılmalıdır.

Yakacak Yardımı

  • 657 sayılı Kanunun mülga 213. maddesi yeniden düzenlenmeli ve memurlara aylık 500 gösterge rakamının maaş katsayısı ile çarpımı sonucunda bulunacak rakam tutarında yakacak yardımı verilmelidir.

Kira Ödeneği

  • Mevzuatta yapılacak yeni bir düzenleme ile lojmanda oturmayan tüm kamu görevlilerine, Uzlaştırma Kurulu kararı doğrultusunda 100 metrekare lojmanda oturan kamu görevlilerinden alınan aylık lojman kirası kadar kira ödeneği verilmelidir.

Evlenme Ödeneği

  • 657 sayılı Kanuna bir madde eklenerek evlenen memurlara bir defaya mahsus olarak 25 bin gösterge rakamının memur maaş katsayısıyla çarpımı tutarında evlenme ödeneği verilmelidir.

Eğitim Ödeneği

  • Çocuğu yüksek öğrenim gören memurlara aylık 1000 gösterge rakamının memur maaş katsayısı ile çarpımı ile bulunacak rakam üzerinden eğitim ödeneği verilmelidir.

Ulaşım Ödeneği

  • Memurlara ulaşım yardımı verilmesi konusunda Uzlaştırma Kurulu kararları doğrultusunda çalışma yapılmalı, servisi olmayan kurumlarda görevli personele aylık 1250 gösterge rakamının memur maaş katsayısı ile çarpımı tutarında ulaşım ödeneği verilmelidir.

Kreş Ödeneği

  • Kadın İstihdamının Artırılması ve Fırsat Eşitliğinin Sağlanması hakkındaki 2010/14 sayılı Başbakanlık Genelgesi doğrultusunda kreş bulunmayan veya kreşi kapatılan kamu kurumlarında kreş açılması sağlanmalı; kamu kurum ve kuruluşlarının tamamında kreş açma zorunluluğu getirilmeli veya personele 0-6 yaş çocuk için kamu görevlilerine ödenen çocuk parasının iki katı tutarında kreş ödeneği verilmelidir.

Tatil Ödeneği

  • Memurlara her yıl Haziran ayında 10 bin gösterge rakamının memur maaş katsayısı ile çarpımı ile bulunacak rakam üzerinden tatil ödeneği verilmelidir.

Öğretim Yılına Hazırlık Ödeneği

  • Öğretim yılına hazırlık ödeneğinin uygun ölçeklerle, ayrım yapılmaksızın, MEB ve üniversiteler ile üniversite hastaneleri dahil tüm eğitim çalışanlarına ve Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde sözleşmeli olarak çalışan Kuran Kursu öğreticileri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda görevli öğretmenler gibi tüm kamu kurum ve kuruluşlarında eğitim hizmeti veren personele de ödenmesi sağlanmalıdır.
  • 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde her türlü ödemeler dikkate alınarak bütün eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ikramiye verilmesi için yasal düzenleme yapılmalıdır.

TOPLU SÖZLEŞME İKRAMİYESİ

Sendika üyesi kamu görevlilerine ödenmekte olan Toplu sözleşme ikramiyesinin tutarının artırılarak söz konusu ikramiyenin 657 sayılı Kanuna işlenmesi

  • 657 sayılı Kanunun kamu görevlilerine ödenecek aylık, zam ve tazminatların sayıldığı 146. maddesinin 3. fıkrasına "Toplu sözleşme ikramiyesi" tanımı eklenmelidir. Maddenin "Deyimler" kısmında yeni bir fıkra olarak "Toplu sözleşme ikramiyesi" yer almalıdır.
  • Mevcut durumda aylık 15 TL üç ayda bir 45 TL olarak sendika üyesi kamu görevlilerine ödenen Toplu sözleşme ikramiyesi, yıllık 20 bin göstergenin memur maaş katsayısı ile çarpılması sonucu bulunacak tutar üzerinden 4 eşit taksit halinde ödenmelidir.

ATAMA VE HARCIRAHLAR

Atamalarla ilgili aksaklıkların son bulması, harcırahla ilgili sorunların çözülmesi

. Harcırah ve yolluklar, amacına uygun olarak, Uzlaştırma Kurulu kararları doğrultusunda, günlük 84 TL seviyesine çıkarılması ve 10 günlük konaklama sınırının kaldırılması amacıyla 657 sayılı Kanunun "Yolluk giderleri ve gündelikleri" başlıklı 177. maddesine bir fıkra eklenerek, "Bu kapsamda ödenecek olan yol giderleri ve gündelikleri hiçbir surette günlük 1000 gösterge rakamının memur maaş katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az olamaz." hükmü getirilmeli, böylelikle harcırahların memurların bir günlük ihtiyaçlarını karşılayacak seviyeye getirilmesi sağlanmalıdır.

  • İlk defa göreve başlayan veya yeniden atanan kamu görevlilerine de harcırah ödenmelidir.
  • 4/C'li personele de sürekli görev yolluğu verilmesi için gerekli düzenleme yapılmalıdır.
  • Sözleşmeli personelin de harcırah alabilmeleri sağlanmalıdır.
  • Kamu görevlilerinin disiplin işlemi sonucunda durumlarının görüşüldüğü Atama ve Yer Değiştirme Kurulları'na üyesi olduğu Sendikanın temsilcisinin katılmaları sağlanmalıdır.

TAZMİNATLAR

  • Seyyar görev tazminatının zamanında ödenmesi ve uzun süreli görevlendirmelerde avans verilmesi sağlanarak söz konusu tazminat görevlendirilen mahal ve coğrafi özellikler göz önünde bulundurulmak suretiyle yeniden düzenlenmeli ve oranı yükseltilmelidir.
  • 4/B statüsünde çalışmakta iken 4/A statüsüne geçen personelden, köylerde çalıştırılanlara da kadrolarına uygun olarak seyyar görev tazminatı verilmesi sağlanmalıdır.
  • Hizmet içi eğitime tabi tutulan TAR-GEL projesi kapsamında çalışan personele avans verilmesi sağlanmalıdır.
  • Arazide görev yapan tüm personele arazi tazminatı verilmeli, Sanayi Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında görev yapan piyasa gözetim, denetim ile araziye giden mühendisler, ölçü ve ayar memurlarına arazi tazminatı ödenmelidir.
  • Karargahlarda görev yapan sivil memurlara da karargah tazminatı verilmelidir.
  • 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu kapsamında Sahil Güvenlik Komutanlığı bünyesinde görev yapan sivil memurlara asayiş tazminatı verilmelidir.
  • Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde çalışan Sayıştay ve iç denetçilere karşı sorumluluk taşıyan taşınır mal hesap sorumlularının mali hakları iyileştirilmelidir.
  • Tehlikeli mühimmat ve akaryakıt taşıyan personele iş riski zammı verilmelidir.
  • Karayollarında gişe memuru olarak görev yapmakta iken memur unvanı alan ancak gişelerde çalışmaya devam eden personelin arazi tazminatları ödenmeye devam etmelidir.
  • Avukatlık Hizmetleri Sınıfında görev yapan personele 2000 gösterge rakamı üzerinden makam tazminatı ödenmelidir.

HİZMET SINIFLARI

Hizmet sınıflarında yer alan kadroların gözden geçirilmesi, Yardımcı Hizmetler Sınıfındaki personelin Genel İdare Hizmetleri Sınıfında değerlendirilmesi

  • Geçtiğimiz yıl Kamu Görevlileri Danışma Kurulu'nda Yönetmelik değişikliği yapılmak üzere karar altına alınan, 657 sayılı Kanunun 36. maddesinin "VIII. Yardımcı Hizmetler Sınıfı" başlığı altında sayılan personelin, "I. Genel İdare Hizmetleri Sınıfı"na dahil edilmesi için gerekli kanuni düzenleme yapılmalı ya da bu kapsamdaki personelin öğrenim durumları itibarı ile yükselebilecekleri derecelere kadar kadro ihdası yapılmalıdır.
  • "Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sınıfı" kaldırılarak bu sınıfta sayılan personel Sağlık Hizmetleri Sınıfı'na geçirilmelidir.
  • Hizmet sınıflarında yer alan memur kadrolarının belirlendiği maddenin tamamı üzerinde çalışma yapılmalı, 657 sayılı Kanunun 36. maddesinin "Ortak Hükümler" başlığı "A" fıkrası kapsamında belirtilmeyen okullar, madde metnine dahil edilmelidir.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan tüm Teknik Eğitim Fakültesi ve 4 yıllık teknik okul mezunları, unvanlarına uygun kadrolarda Teknik Hizmetler Sınıfı'nda değerlendirilmelidir.
  • Genel İdari Hizmetler Sınıfında memur kadrosunda çalışanların teknik lise ve/veya 2 yıllık teknik yüksek okul bitirmeleri halinde, teknik kadroya geçiş haklarının verilmesi için usul ve şartları belirlenmek kaydıyla sınavsız olarak unvan değişikliği gerçekleştirilmelidir.
  • Teknisyen yardımcılarından gerekli öğrenim niteliklerini taşıyanlar Teknisyen kadrolarına atanmalıdır.
  • AFAD bünyesinde çalışan enformasyon memurları ve ARFF memurları Teknik Hizmetler Sınıfına alınmalıdır.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan aşçılar da Teknik Hizmetler Sınıfında değerlendirilmelidir.
  • Kurum ve kuruluşlarda "Sivil Savunma Uzmanı" olarak görev yapan personel "A" fıkrasının 11 numaralı bendi kapsamında değerlendirilmeli, APK uzmanı, eğitim uzmanı, din hizmetleri uzmanı gibi diğer bütün uzman unvanlı kamu görevlileri de bu gruba dahil edilmelidir.
  • 6111 sayılı Kanunla ihdas edilen kadro unvanları, 36. maddenin "A" fıkrasının 11 numaralı bendine eklenerek 657 sayılı Kanun kapsamına alınmalıdır.
  • Aşçı ünvanlı personel, teknik hizmetler sınıfına geçirilmelidir.

KADRO, DERECE YÜKSELMESİ

Kadrosuzluk nedeniyle derece yükselmesi yapamayan memurlara yükselebilecekleri en üst kadro derecesinin verilmesi

  • 657 sayılı Kanunun 67. maddesinde değişiklik yapılarak kadrosuzluk sebebiyle derece yükselmesi yapamayanların kadro durumuna bakılmaksızın, öğrenim durumları itibarı ile yükselebilecekleri en üst kadro derecesine kadar gidebilmeleri sağlanmalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun 36. maddesinin "Ortak Hükümler" başlığı altındaki "A" fıkrasında memurların öğrenim durumlarına göre giriş ve yükselebilecekleri derece ve kademeler gösterilmektedir. İlgili bentte yapılacak değişiklikle tüm memurların öğrenim durumları itibarı ile yükselebilecekleri derecelerin kadro ihdası yapılmalıdır.
  • Memur kadrosunda görev yapan tüm memurlar, Veri Hazırlama Kontrol İşletmeni kadrosuna geçirilmelidir.
  • Vakıflar Genel Müdürlüğü'nde müdür yardımcısı ve şef kadroları ihdas edilerek hizmet etkinliği sağlanmalıdır.
  • Emniyet teşkilatı, Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde görev yapan sivil devlet memurlarının atanabileceği ünvanlı yeni kadrolar ihdas edilmelidir.
  • Teknik hizmetler sınıfındaki personel için şeflik ve müdürlük kadroları ihdas edilmelidir.
  • Askeri işyerlerinde arşiv memuru istihdam edilmesi sağlanmalıdır.
  • Uzman öğretmenlik ve Başöğretmenlik konusu bir an önce yasal bir çerçeveye kavuşturulmalıdır. Bu konuda kıdem esası da göz önünde bulundurularak, her öğretmenin branşı itibari ile uzman ve başöğretmen olmasını sağlayacak liyakat ve başarı esasına göre bir sistem getirilmelidir.

Derece Yükselmesi

. Geçtiğimiz yıllarda Kamu Görevlileri Danışma Kurulu Toplantısı'nda karar altına alınan 2005 yılından sonra göreve başlayan personele ilave bir derece verilmesi konusu, yapılacak düzenleme ile hayata geçirilmelidir.

SİCİL, DİSİPLİN UYGULAMALARI, SENDİKAL VE DEMOKRATİK HAKLAR

657 sayılı Kanunda öngörülen disiplin cezalarının hafifletilmesi, disiplin cezalarının affedilmesi, memurların iş güvencelerini zayıflatan hükümlerin çıkarılması, kurullarda memur temsilcilerinin de yer alması, memura grev ve siyaset serbestisi getirilmesi, sendikal yasaklar kapsamının daraltılması

  • Kamu görevlilerinin gerek iş yoğunluğu gerekse sair sebeplerle ancak kasıt unsuru taşımaksızın idarenin zarara uğramasına yol açan eylemlerinden doğan maddi zararların memura rücu edilmesine cevaz veren madde metni yeniden düzenlenmeli ve 657 sayılı Kanunun 12. maddesinin 2. paragrafında yer alan "kusur, ihmal veya tedbirsizliği" ibaresi madde metninden çıkarılmalıdır.
  • Memurlara farklı mevzuat hükümleri uyarınca yeni sorumluluklar yüklenmesi uygulamasından vazgeçilmesi için Kanuna bir hüküm eklenmelidir.
  • Üniversite hastanelerinde çalışanların disiplin cezalarının değerlendirilmesinde gerek kurum bünyesinde gerekse Yüksek Disiplin Kurulu bünyesinde sendikaların temsilci olarak katılımının sağlanması için gerekli düzenleme yapılmalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun Devlet memurlarının mal bildiriminde bulunmalarını zorunlu kılan 14. madde metninde, eşi de kamu görevlisi olan devlet memurlarının sonradan edindikleri mallar için eşlerden birinin bildirimde bulunmasının yeterli olacağına dair gerekli değişiklik yapılarak aynı mal için iki kişinin mal bildiriminde bulunması zorunluluğu kaldırılmalı, mal bildirimi ile ilgili 1 aylık süre 3 aya uzatılmalıdır.
  • Basına bilgi veya demeç vermeyi düzenleyen söz konusu madde metni, memurların görevleri ile ilgili olan konular dışında basına demeç vermelerini sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmeli ve Kanunun 15. maddesinin 1. paragrafı aşağıdaki gibi değiştirilmelidir:

"Madde 15: Devlet memurları, görevleri ile ilgili olarak haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç veremezler. Bu konuda gerekli bilgi ancak bakanın yetkili kılacağı görevli; illerde valiler veya yetkili kılacağı görevli tarafından verilebilir."

  • 657 sayılı Kanunun memurların, "Müracaat, şikayet ve dava açma" hakkını düzenleyen 21. maddesinin 2. paragrafındaki memurun şikayet ve müracaatını en yakın amirden başlayarak silsile yoluyla yapmasını öngören hükmü değiştirilmeli ve 2. paragraf madde metninden çıkarılmalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun memurların "Sendika kurma" hakkını düzenleyen 22. madde metnine toplu sözleşme ve grev hakkı da eklenmelidir. Buna göre 657 sayılı Kanunun 22. maddesine 2. paragraf olarak "Devlet memurları, özel kanununda belirtilen hükümler uyarınca toplu sözleşme hükümlerinden faydalanır ve üye oldukları sendikaların alacakları grev kararlarına uyabilirler." ifadesi eklenmelidir.
  • Memurların grev hakkını kullanabilmeleri amacıyla toplu eylem ve hareketlerde bulunmalarını düzenleyen 657 sayılı Kanunun 26. maddesinde gerekli düzenlemeler yapılmalı, madde metninin sonuna "Memurların üyesi bulundukları sendikaların bu yönde aldıkları kararlara uyanlar bu madde kapsamında değerlendirilmez." ifadesi eklenmelidir.
  • Memurların grev haklarını kullanmalarını yasaklayan 657 sayılı Kanunun 27. maddesi, Kanundan çıkarılmalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartların belirlendiği 48. maddesinin "A) Genel Şartlar" başlığı altındaki 5. fıkra metni, devletin güvenliğine karşı suçlar ile Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık dışındaki bir suçtan dolayı ceza almalarına rağmen cezası ertelenen vatandaşların da memur olabilmelerini sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.
  • 657 sayılı Kanunun adaylık devresi içinde göreve son vermeyi düzenleyen 56. madde metninde değişiklik yapılarak "göreve devamsızlıkları tespit edilen" aday memurların görevine son verilmesine imkan tanıyan muğlak ifade, "bir yıl içerisinde mazeretsiz olarak 10 gün göreve devam etmediği tespit edilen" şeklinde değiştirilmelidir.
  • Adaylık süresi içinde herhangi bir disiplin cezası almış olan aday memurların görevine son verilmesine imkan tanıyan 657 sayılı Kanunun 57. maddesinde gerekli değişiklik yapılmalı ve "Adaylık süresinde uyarma ve kınama cezası dışında bir disiplin cezası almış olanların" memurlukla ilişiklerinin kesilebileceği hükme bağlanmalı ve aday memurluktan çıkarılma şartları zorlaştırılmalıdır. Ayrıca maddenin 2. paragrafında belirlenen, adaylık devresi içinde veya sonunda memurlukla ilişiği kesilenlerin 3 yıl boyunca Devlet memurluğuna alınmayacağına dair hüküm 2 yıla indirilmelidir.
  • 657 sayılı Kanunun 125. maddesinin "Kademe ilerlemesinin durdurulması" başlıklı "D" fıkrasının "h" bendinde yer verilen "Ticaret yapmak veya Devlet memurlarına yasaklanan diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunmak" ile "j" bendinde yer verilen "Belirlenen durum ve sürelerde mal bildiriminde bulunmamak" ifadesi ilgili kısımdan çıkarılarak "Kınama" başlığı altındaki "B" fıkrasına yeni birer bent olarak eklenmeli; "B" fıkrasının "d" bendinde yer alan "Hizmet dışında Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışta bulunmak" ifadesi ile "Devlet memurluğundan çıkarılma" cezasını gerektiren fiil ve halleri belirleyen "E" fıkrasının "a" bendi metni içinde yer alan "işi yavaşlatma ve grev" ifadesi, siyasi partilere girmeyi yasaklayan "c" bendi ve "f" bendi içinde sayılan " ve iş sahiplerine" ifadesi madde metninden çıkarılmalıdır.
  • İş sahiplerine fiili tecavüzde bulunma olarak tanımlanan ve Devlet memurluğundan çıkarılmayı öngören madde, darp edilen doktor, hemşire, öğretmen, zabıta, postacı, vergi denetmenleri gibi memurların nefsi müdafaa hakları da göz önünde bulundurularak 125. maddenin "Aylıktan kesme" başlıklı "C" fıkrasında yeni bir fıkra olarak değerlendirilmelidir.
  • "Kademe ilerlemesinin durdurulması" başlıklı "D" fıkrasına bir bent eklenerek oluşturulacak komisyonlar tarafından işyerinde mobbing uyguladığı tespit edilenlerin cezalandırılması sağlanmalıdır.
  • Ayrıca ilgili maddedeki "Geçmiş hizmetleri sırasındaki çalışmaları olumlu olan ve ödül veya başarı belgesi alan memurlar için verilecek cezalarda bir derece hafif olanı uygulanabilir." hükmündeki keyfiyeti ortadan kaldırmak için cümledeki "uygulanabilir" ifadesi, "uygulanır" olarak değiştirilmelidir.
  • Sendikaların disiplin cezası vermeye yetkili kurullar içinde yer alacağı hükmü 657 sayılı Kanunun 126. madde metnine işlenmeli, Kanuna eklenecek bir madde ile üniversiteler dahil, kurum bazında memurları ilgilendiren konularda oluşturulacak tüm kurul ve komisyonlarda sendikaların da kurul üyesi olarak bulunması zorunlu hale getirilmeli ve hükme bağlanmalıdır.
  • Aylıktan kesme cezası ile tecziye edilenlerin 5 yıl, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile tecziye edilenlerin 10 yıl boyunca daire başkanı kadrolarına, daire başkanı kadrosunun dengi ve daha üstü kadrolara, bölge ve il teşkilatlarının en üst yönetici kadrolarına, düzenleyici ve denetleyici kurumların başkanlık ve üyeliklerine, vali ve büyükelçi kadrolarına atanamayacaklarına dair hüküm içeren 657 sayılı Kanunun 132. maddesinin son fıkrasındaki mezkür süreler, 3 ve 5 yıl olarak değiştirilmelidir.
  • 657 sayılı Kanunun 133. maddesinde gerekli değişiklik yapılarak disiplin cezalarının özlük dosyasından silinmesi için birinci fıkrada öngörülen 5 ve 10 yıllık süreler, 3 ve 5 yıla indirilmeli, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının özlük dosyasından çıkarılması için disiplin kurulunun mütalaasını öngören son fıkrası madde metninden çıkarılmalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun Disiplin cezalarına itirazı düzenleyen 135. maddesinin ikinci fıkrasında belirlenen itiraz süresi 7 günden 10 güne çıkarılmalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun soruşturma sırasında memurların görevden uzaklaştırılabilmesini öngören 137. maddesinde değişiklik yapılarak uzaklaştırma tedbiri yerine görev yeri değişikliği uygulaması getirilmelidir.
  • 657 sayılı Kanunda gerekli değişiklikler yapılarak, kalan şartları (yüz kızartıcı fiiller ile devlete karşı işlenmiş suçların istisna tutulması gibi) belirlenmek kaydıyla kamu görevlilerinin disiplin cezaları affedilmelidir.

KALKINMADA ÖNCELİKLİ YÖRELERDE ÇALIŞAN PERSONEL VE YER DEĞİŞTİRME SURETİYLE ATAMALAR

Kalkınmada öncelikli yörelerde ve eleman ihtiyacı duyulan yerlerde çalışan personel için teşvik getirilmesi, söz konusu bölgelerde görev yapan personel için uygulanan iki yıla ilave bir derece verilmesi hükmünün genişletilmesi

  • 657 Sayılı Kanunun 64. maddesi yeniden düzenlenmeli ve kalkınmada öncelikli illerde görevlendirilen personelin tamamı ve mecburi görevlendirme olup olmadığına bakılmaksızın anılan personelin bu bölgede görev yapan kamu görevlisi eşinin de kademe ilerlemesi teşvikinden yararlanması sağlanmalı, kademe ilerlemesi için öngörülen 2 yıllık süre 1 yıla indirilmelidir. Maddenin 3. paragrafının son cümlesi madde metninden çıkarılarak yerine "Bir yıldan az süreler, görev yapılan süre nispetince dikkate alınır." ifadesi eklenmeli böylece, iki yıldan az sürelerin dikkate alınmayacağı hükmü kaldırılarak belirlenen bölgelerde görev yapılan sürelerin tamamının kademe ilerlemesi teşvikine esas tutulması sağlanmalıdır.
  • Uygulama, kalkınmada öncelikli illerin yanında eleman temininde güçlük çekildiği tespit edilen yerlerde çalışan personelin tamamı için de geçerli olacak şekilde düzenlenmelidir.
  • 657 sayılı Kanunun "Yer değiştirme suretiyle atama" ve "Memurların kurumlarınca görevlerinin ve yerlerinin değiştirilmesi"ni düzenleyen 72 ve 76. maddeler değiştirilmeli, öncelikli olarak kamu kurum ve kuruluşlarında bütün kadroların görev tanımları tam ve eksiksiz olarak yapılmalıdır.
  • Kurumlar, her yıl belli bir dönemde kadro ihtiyacını il ve ilçe bazında ilan etmeli, buna bağlı olarak da Türkiye'de memur ihtiyacı duyulan yerler belirlenmelidir. Söz konusu il ve ilçeler, ihtiyaç durumuna göre 3 ya da 4 ayrı kategoride değerlendirilmeli, bu yerlerde görev yapacak personelin maaşları brüt maaşlarının %40, %60, %80 ve %100 fazlasıyla ödenmelidir.
  • Yer değiştirmelerde öncelik karşılıklı yer değiştirme taleplerine verilmelidir. Eleman temininde güçlük çekilen il ve ilçelerde 5 yıldan uzun süredir görev yapmış olan memurların istekleri halinde başka yerlere atanmaları sağlanmalıdır. Bu il ve ilçelerde görev yapacak personele her yıl belirlenen kadro ihtiyacı kadar lojman ile kreş ve servis imkanı sağlanmalıdır.
  • Karşılıklı olarak yer değiştirmeyi atamaya yetkili amirin onayına bağlı kılan 657 sayılı Kanunun 73. maddenin son cümlesi madde metninden çıkarılmalı ve karşılıklı olarak yer değiştirmede atamaya yetkili amirin uygun bulma şartı kaldırılmalıdır.
  • 1993 yılında 657 sayılı Kanundan çıkarılan ve mahrumiyet yeri ödeneği, ödeme usulü ve miktarını belirleyen maddeler yeniden düzenlenmeli ve her yıl eleman temininde güçlük yaşandığı tespit edilen il ve ilçelerde çalışan personele, o il ve ilçenin özelliğine göre bütün sosyal yardım ve ödemeler dahil damga vergisine tabi maaşının %40'ı ile %100'ü arasında olacak şekilde "Mahrumiyet yeri ödeneği" ödenmelidir.
  • Kamuda her statüde istihdam edilen personelin herhangi bir şart aranmaksızın eş durumu, sağlık ve öğrenim özründen dolayı tayin talepleri dikkate alınmalı, tayin ve atamalarda aile bütünlüğünün korunması sağlanmalıdır.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan memurların her hangi bir nedenle eşi, yakınları veya işyerindeki çalışanlar ile yaşadığı şiddetli geçimsizlik veya psikolojik şiddet nedeni ile naklen atanma talebinde bulunması halinde, aralarında kamu görevlileri sendikalarının temsilcilerinin de yer alacağı ve idarece oluşturulacak inceleme komisyonu tarafından uygun görülmesi halinde, naklen atanmasının yapılabilmesi için gerekli değişiklik yapılmalıdır.
  • 15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında yapılan düzenleme ile 657 sayılı Kanunun 4/B maddesine göre istihdam edilen sözleşmeli personele getirilen eş durumu nedeni ile nakil ve karşılıklı yer değişikliği hakkının Üniversite Hastaneleri arasında kullanılabilmesi için anılan Bakanlar Kurulu kararında yer alan "kurumlar arası" ibaresi, "farklı kuruluş kanunlarına tabi kurumlar" olarak yeniden düzenlenmelidir.
  • Memurların bir kurumdan diğer kuruma nakillerinde aldıkları eğitime uygun kadroların esas alınması için 657 sayılı Kanunun 74. madde metninde gerekli düzenleme yapılmalıdır.
  • KPSS ile göreve ilk atamalarda adayların öğrenim durumlarına uygun kadro ve unvanlara atanmaları sağlanmalıdır.
  • Çerçeve yönetmelikte belirlenen öğretmenin özel sektörde çalışan eşinin 3 yıl kesintisiz sigortalı olma şartı ile eşlerin kurumun uygun göreceği ve ihtiyacın daha fazla olduğu yerde bir araya getirileceği ile ilgili maddelerin değiştirilmesi gerekmektedir.
  • Öğretmenlerin mahrumiyet bölgelerinde görev yapmalarını teşvik etmek amacıyla buralarda çalıştıkları dönemler için farklı tazminat ödenmesi gerekmektedir. MEB Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde yapılacak değişiklikle zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapan öğretmenlerimiz için bölgenin derecesine göre 1 brüt asgari ücret ile 2 brüt asgari ücret tutarında "zorunlu hizmet tazminatı" ödenmesi konusunda gerekli düzenleme yapılmalıdır.

KAMU GÖREVLİLERİNİN İZİNLERİ

Memurların izinleri ile ilgili düzenlemelerin gözden geçirilmesi, izin konusunda ortaya çıkan belirsizliklerin giderilmesi

  • Kamu görevlilerinin izinleri yeniden düzenlenmeli, yıllık izinler işgünü esasına göre belirlenmeli, günlük idari izinler yıllık izinden düşülmemeli, yol izinlerinin kullanılmasında, idareye tanınan takdir yetkisi kaldırılarak, uygulama birliği sağlanmalı, 3 güne kadar olan mazeret izinleri işyeri amirlerince verilebilmeli, radyoaktif ışınlara maruz kalan personele verilen izin süresi 45 güne çıkarılmalı, din görevlilerinin, ebelerin, posta dağıtıcılarının, TCDD çalışanlarının, arama kurtarma ekiplerinin ve buna benzer şekilde hafta sonu çalıştığı halde izin kullandırılmayan personelin hafta sonu ve bayram tatillerine ilişkin izin sıkıntıları giderilmeli, bakmakla yükümlü olunan kişilere hastanelerde günübirlik refakat eden kamu görevlilerinin refakatçi sayılması için gerekli düzenleme yapılmalı ve engelli kamu görevlilerinin izin süreleri artırılmalıdır.
  • 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 99uncu maddesinde, "Memurların haftalık çalışma süresi 40 saat olarak Cumartesi, Pazar günleri de tatil olarak" belirlenmiştir. Ayrıca 633 Sayılı Kanunun 12nci maddesinde değişiklik yapan 6002 sayılı Kanunun 11inci maddesinin son paragrafında "Vaiz, İmam-Hatip, Müezzin-Kayyım ve Kuran Kursu Öğreticilerinin çalışma, usul ve esasları ile İmam-Hatipler ve Müezzin-Kayyımların haftalık iznine ve bayram tatillerinde izin kullanmalarına ilişkin hususlar Yönetmelikle düzenlenir" hükümleri yer almaktadır. Üç yıldan bu tarafa söz konusu yönetmelik çıkarılmamıştır. Konuya ilişkin mevzuat düzenlemesi biran önce yapılmalıdır.

İzin Sürelerinin İşgünü Esasına Göre Belirlenmesi ve Yol İzni

  • 657 sayılı Kanunun 102. maddesinde gerekli değişiklikler yapılarak memurların izin süreleri iş günü üzerinden belirlenmeli, idarenin keyfiyetine bırakılan zorunlu hallerde gidiş ve dönüş için 2'şer günlük ek izin verilmesi konusu da keyfilikten çıkarılarak, madde metni "Memurların yıllık izin süresi, bu kanuna tabi kurum ve kuruluşlarda adaylık ve askerlik dahil her türlü statüde çalışılan süreler dikkate alınarak hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi iş günü, on yıldan fazla olanlar için 30 iş günüdür. Bu sürelere gidiş ve dönüş için 2'şer iş günü eklenir." şeklinde düzenlenmelidir.

Radyoaktif Işınlara Maruz Kalan Personelin İzni

  • 657 sayılı Kanunun izinlerin ne şekilde kullanılacağını düzenleyen 103. maddesinin son fıkrasında gerekli değişiklik yapılarak radyoaktif ışınlara maruz kalan personele verilen izin süresinin 45 güne çıkarılması sağlanmalıdır.

Analık İzni, Mazeret İzni, Süt İzni ve Engelli Personelin İzinleri

  • 657 sayılı Kanunun 104. maddesinin "A" fıkrasında yapılacak değişiklikle kadın memura verilen analık izni süresi doğumdan önce 16 ve doğumdan sonra 16 olmak üzere toplam 32 haftaya çıkarılmalı, çoğul gebelik halinde doğumdan önceki sürelere eklenen 2 haftalık ek süre, 4 hafta olarak yeniden düzenlenmelidir.
  • "C" fıkrasında gerekli değişiklik yapılarak mazeret izni sürelerinin iş günü olarak belirlenmesi ve 3 güne kadar olan mazeret izinlerinin işyeri amirlerince verilmesi sağlanmalıdır.
  • "D" fıkrasında doğumdan sonraki iki yıllık süre boyunca süt izni verilmesi için gerekli değişiklik yapılmalı ve madde metni "D- Kadın memura, çocuğunu emzirmesi için doğum sonrası analık izni süresinin bitim tarihinden itibaren iki yıl süreyle günde üç saat süt izni verilir. Süt izninin hangi saatler arasında ve günde kaç kez kullanılacağı hususunda kadın memurun tercihi esastır." şeklinde düzenlenmelidir.
  • Maddeye son fıkra olarak "Bu Kanunun 53. maddesi uyarınca istihdam edilen özürlü personelin izinleri, bu maddede belirlenen sürelerin bir kat fazlası nispetinde uygulanır." ifadesi eklenmeli ve bu yolla özürlü personelin doğum, babalık, mazeret ve süt izinlerini bir kat fazla kullanmaları sağlanmalıdır.

Yakınlarına Hastanelerde Günübirlik Refakat Eden Memurlar

  • 657 sayılı Kanunun 105. madde metnine, bakmakla yükümlü olunan kişilere hastanelerde günübirlik refakat eden kamu görevlilerinin refakatçi sayıldığına dair bir ifade eklenmelidir.

VERİMLİLİK VE ETKİNLİK ARTIRICI DİĞER KONULAR

Kılık Kıyafet Yönetmeliği

  • Kılık Kıyafet Yönetmeliğinde gerekli değişiklikler yapılarak kadınların kıyafetleri nedeniyle kamuda çalışmalarına engel teşkil eden sınırlamalar kaldırılmalıdır.

Lojman

. Kamu Konutları Kanunu ve Yönetmelik hükümlerine göre kamu lojmanlarında oturacakların görev ve hizmet tahsisli sıralaması günün şartlarına göre yeniden belirlenmelidir.

. Özelleştirme ya da başka sebeplerle atıl hale gelen kuruluşlara ait lojmanların ihtiyacı olan diğer kuruluş çalışanlarına tahsis edilebilmesi sağlanmalıdır.

Kreş

  • Kadın İstihdamının Artırılması ve Fırsat Eşitliğinin Sağlanması hakkındaki 2010/14 sayılı Başbakanlık Genelgesi doğrultusunda KREŞ bulunmayan veya kreşi kapatılan kamu kurumlarında KREŞ açılmalı; kamu kurum ve kuruluşlarının tamamında Kreş açma zorunluluğu getirilmeli veya personele 0-6 yaş çocuk için kamu görevlilerine ödenen çocuk parasının iki katı tutarında kreş yardımı yapılmalıdır.

Yaşlılar İçin Gündüz Bakım Evleri

  • Evlerinde bakıma muhtaç durumdaki anne, babaları ile birlikte yaşayan çalışanların günlük çalışma süreleri boyunca, ebeveynlerinin güvenli ortamlarda bakımlarını sağlamak üzere her il ve ilçede Gündüz Bakım Evi açılmalıdır.

Servis Hizmetleri

  • Kurumların taşra teşkilatlarında da servis hizmetlerinin sunumu sağlanmalıdır.

GEÇİCİ GÖREVLENDİRME

. "Kurumlar arası geçici görevlendirme"nin esaslarını belirleyen 657 sayılı Kanunun Ek 8. maddesinin "f" fıkrasına "memurun" kelimesinden sonra gelmek üzere "yazılı" ifadesi eklenerek, memurun yazılı muvafakati olmaksızın kurumlar arası geçici görevlendirme yapılamayacağı hükme bağlanmalıdır.

BELEDİYELERDE ÇALIŞAN PERSONEL VE KADROYA GEÇİRİLEN PERSONELİN MAAŞLARI

  • Kadroya geçirilen sözleşmeli personelden maaşları döner sermaye gelirlerinden karşılananlar ile belediyelerde çalışanların maaşlarının genel bütçeden karşılanarak vaktinde ödenmesi için gerekli düzenleme yapılmalıdır.

Sosyal Denge Sözleşmesi

  • 4688 sayılı Kanunun 32. maddesinde gerekli düzenlemeler yapılarak Sosyal Denge Sözleşmelerinin zorunlu hale getirilmesi sağlanmalıdır.
  • İl Afet ve Acil Durum Müdürlüklerinde çalışan ve tazminat alamayan tüm personelin, daha önce kazanılan davalar emsal gösterilerek mahkeme kararı beklenmeden sosyal denge sözleşmelerinden faydalandırılmalıdır.

SAĞLIK VE SOSYAL GÜVENLİK HAKKI

  • Tedavi, ilaç, ortez ve protez giderlerinden ve hastanelerde ve eczanelerde hastalardan alınan katılım payı uygulaması kaldırılmalıdır.

. Özel hastane ve polikliniklerde yalnızca kamu görevlileri için uygulanan katılım payı alınması uygulaması kaldırılmalı ve özel sağlık kuruluşlarında tetkiklerden fark parası alınmayacak şekilde düzenleme yapılmalıdır.

. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 152. maddesinin ortak hükümler başlığı altındaki "... Hastalık izin süreleri toplamının 7 günü aşması halinde, aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatlar %25 eksik ödenir" ibaresi kaldırılmalıdır.

. 18 yaşını doldurduğu halde çalışmayan ya da öğrenimine devam etmeyen erkek çocukların 25 yaşına kadar Genel Sağlık Sigortası'ndan anne babaları üzerinden faydalanmaları sağlanmalıdır.

. Verimliliğin artırılması, motivasyonun sağlanması adına kurum tabipliğinde psikolog görevlendirilmesi sağlanmalıdır.

  • Burs alan çocukların ebeveynleri üzerinden sağlık sigortası hakkından faydalanamaması sorunu çözülmelidir.

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ, FİİLİ HİZMET ZAMMI

  • İnsan sağlığını tehdit eden maddelerle veya görevi icabı kaza yapma riski ile karşı karşıya kalanlar ile meslek hastalıklarına yakalanma riski olan bütün personelin sağlık taramalarının yapılarak, meslek hastalığı riski tespit edilmeli ve gerekli tedbirler alınmalı, çalışma ortamları iyileştirilmelidir.
  • 5510 Sayılı Kanunun fiili hizmet zammını düzenleyen 40. maddesi yeniden düzenlenmeli ve fiili hizmet zammından faydalanması gerektiği halde yararlanamayan çalışanlara, yüksek gerilim altında görev yapan personele fiili hizmet zammı verilmelidir.

. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun yürürlük tarihi öne alınarak bir an önce kamuda da uygulanmaya başlanmalıdır.

  • Ağır işlerde çalışan personelin, belli bir yaşa geldiğinde farklı bir görevle görevlendirilmesi sağlanmalıdır.
  • Zabıta, itfaiye ve AFAD personelinin de fiili hizmet zammı uygulamasından faydalanması için gerekli düzenleme yapılmalıdır.
  • Türk Silahlı Kuvvetlerinde çalışan sivil personele de fiili hizmet zammı verilmelidir.

GÖREVDE YÜKSELME VE UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ

  • Maliye Bakanlığı Vergi Müfettiş Yardımcılarına da diğer kurumlarda olduğu gibi 2 yeterlik sınav hakkı getirilmeli, yeterlik sınavını kazanamayanların B grubu kadrolara atanmaları uygulamasına son verilerek bu kapsamadaki personelin uygun A grubu kadrolara atamaları sağlanmalıdır.
  • Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik'te yapılan ve 31 Ağustos 2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren değişikliklerin, liyakat ilkesini zedeleyen maddeleri iptal edilmeli, bu çerçevede özellikle görevde yükselme sınavlarından muaf tutulacak görevleri genişleten, görevde yükselme sınavına katılabilmek için belirli bir süre çalışmış olma şartını kaldıran, müdür kadrolarına atanmada yazılı sınavı kaldırarak sözlü sınavdan 70 almış olma şartı getiren hükümler değiştirilmelidir.
  • Emeklilik yaşının dikkate alındığında, kurumlarca memurların görevde yükselmelerinde ve unvan değişikliklerinde yaş sınırının konması anlamsız olmakla beraberinde Anayasaya da aykırılık teşkil etmektedir. Bu nedenle görevde yükselme ya da unvan değişikliklerinde kurumlarca konan yaş sınırı kaldırılmalıdır.
  • Görevde yükselme sınavlarının ihtiyaç bulunan kurumlarda en geç 2 yıl içinde açılması zorunlu hale getirilmeli, sınavların merkezi olarak yapılması sağlanmalı, bu çerçevede vekaleten görevlendirme yapılmamalıdır.

. Yönetici atamalarında, Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmeliğin eski halinde olduğu gibi sadece yazılı sınav sonuçlarına göre yönetici atama uygulaması olmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmelik ile getirilen mülakat ve sözlü sınav gibi Türkiye gerçekleriyle örtüşmeyen; torpili, kayırmacılığı ön plana çıkaracak düşünce ve uygulamalardan uzak durularak, Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin sadece yazılı sınav puanına göre yönetici ataması yapılabilecek şekilde yeniden düzenlenmesi sağlanmalıdır.

. Görevde yükselme sınavında, hizmet yılı esası dikkate alınarak yalnızca puanla değerlendirme yapılmalı ve bu konuda baz alınan Ek-1 Değerlendirme Ölçütleri kaldırılmalıdır.

  • Unvan değişikliğinde sınav şartı kaldırılmalı, kurumların ihtiyaç duyduğu ve sınıf değişikliği gerektiren, eğitim sonucu elde edilen unvan ve meslekle (mühendis, avukat, tekniker, teknisyen, hemşire gibi) ilgili kadrolara kurum içinden, unvan değişikliği talep eden memurun hizmet yılı, olağan dışı hallerde çalışma ve emekli olma durumuna göre sıralama yapılarak, sınavsız olarak atanması sağlanmalıdır.
  • KPSS sınavı ile sözleşmeli olarak atanan memurların, diğer bir atama döneminde başka bir kurumu kazanması durumunda, eski kurumundan istifa etmeden yeni kuruma geçişleri sağlanmalıdır.

. Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 33 - (1) maddesindeki 5 yıl şartının 3 yıla indirilmesi gerekmektedir.

İSTİSNAİ KADROLAR

İstisnai kadroların istismar kadroları olmaktan çıkarılması

  • 657 sayılı Kanunun "Derece yükselmesinin usul ve şartları"nın belirlendiği 68. maddesinin "B" fıkrasının "a", "b" ve "c" bentlerinde yapılacak değişiklikle söz konusu kadrolara atanacaklarda aranan hizmet süresinin en az yarısı kadar o kurumda görev yapmış olma şartı getirilmelidir. Bu şekilde üst düzey görevler için kıdem ve liyakat ilkesinin hayata geçirilmesi sağlanmalıdır.
  • 657 sayılı Kanuna, istisnai kadrolara atananların en az 3 yıl süreyle ilgili kurumlarında ve görevlerinde hizmette bulunmadan başka bir kuruma geçemeyeceklerine dair bir hüküm eklenmelidir.

UZMANLAR

Kurum içinden de kariyer mesleklere atanabilmenin sağlanması, kurum çalışanlarına kariyer mesleklere atanabilmek için özel sınav açılarak söz konusu mesleklere atanma şartlarının kurum çalışanları için kolaylaştırılması

  • 657 sayılı Kanunun Ek 40. maddesinde yapılacak değişiklikle Kanunun 36. maddesinin "Ortak Hükümler Bölümü"nün "A" fıkrasının 11 numaralı bendinde sayılan müfettiş ve uzman yardımcılığı kadrolarına kurum içinden atama yapılmasına da imkan sağlanmalı, bu kadrolara kurum içinden yapılacak atamalarda yaş şartı sınırı olmamalıdır.
  • 657 sayılı Kanunun Ek 41. maddesinde düzenleme yapılarak kurum içinden de kariyer unvanlara atama yapılabilmesinin şartları belirlenmeli, bu mesleklere kurumca yapılacak atamalarda kurum çalışanlarına kadro sayısının %50'si kadar kontenjan ayrılmalıdır.
  • Kanunun Ek 41. maddesinin 5. paragrafında yapılacak bir değişiklikle uzman yardımcılığından uzmanlığa geçişte, kurum içinden söz konusu kadrolara yapılacak atamalarda uzmanlık tezi ve ihtiyaç duyulmadığı takdirde yabancı dil şartı aranmayacağına dair bir hüküm eklenmelidir.
  • Uzmanlıklarda merkez-taşra ayrımına son verilmelidir.

ARAŞTIRMACILAR

  • Kurumları özelleştirilen veya kadroları kaldırılarak Araştırmacı kadrosuna atanan memurların yaşadığı sorunların giderilmesi amacıyla 657 sayılı Kanunun 91. madde metninde söz konusu personelin maaş ve özlük haklarının atandıkları kurumlarda da aynı şekilde devam edeceğine ve her türlü ücret artışından faydalanabileceklerine dair gerekli değişiklik yapılmalı, maddeye son fıkra olarak "Bunlar yeni bir kadroya atanıncaya kadar eski kadrolarına ait mali ve sosyal hak ile yardımlardan yararlanmaya devam ederler. Memurların maaşlarına yapılan genel artışlardan aynı oran ve miktarlarda faydalanırlar." ifadesi eklenmelidir.

TERÖR NEDENİYLE GÖREVİ BAŞINDA HAYATINI KAYBEDEN PERSONEL

  • Terör nedeniyle görevi başında hayatını kaybeden ya da yaralanan memurlar da şehit veya gazi asker ve polislerimiz gibi değerlendirilmelidir.
  • Şehit ve gazi çocukları için özel okul ve dershanelerde %5 oranında ücretsiz kontenjan ayrılmalıdır.
  • Şehit aileleri yeniden özür grubuna dahil edilmelidir.

PERSONELİN EĞİTİMİ

  • Memurun bir yüksek öğretim kurumunda örgün lisans eğitimi yapmak üzere merkezi sınavı kazanması halinde, eğitim göreceği ilde çalıştığı kuruma öncelikle atanması sağlanmalıdır.
  • Çalışanlara iş tanımlarına uygun olarak örgüt kültürü, sendikal haklar ve iş hayatıyla ilgili hizmet içi eğitimler verilmeli, yüksek lisans ve doktora yapmak isteyenler teşvik edilmelidir.
  • Görev yaptığı il dışında 2 yıllık ön lisans veya 4 yıllık yüksekokul ve yüksek lisans eğitimine hak kazanmış personelin mevzuat gereği naklen atanamaması halinde eğitim süresi boyunca geçici olarak görevlendirilmesi için düzenleme yapılmalıdır.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarının nitelikli personel ihtiyacını karşılamak amacıyla, ön lisans eğitimini tamamlayan personele, bölümleriyle ilgili lisans tamamlama imkanı sağlanması için kamu kuruluşlarının üniversitelerle sınavsız lisan eğitimi anlaşması yapabilmeleri sağlanmalıdır.
  • Mezun olduğu yüksek okuldan aldığı unvan dışında, farklı bir unvan ile istihdam edilen personele unvan değişikliği sınavına tabi tutulmaksızın, kıdem yılı baz alınarak kadro tahsis edilmelidir.
  • Sınavsız veya dikey geçiş sınavı ile bir üst öğrenimin bitirilmesi halinde bitirilen bölüm, mesleki üst öğrenim olarak kabul edilmelidir.
  • Teknisyen yardımcılarından gerekli öğrenim niteliklerini taşıyanlar, teknisyen kadrolarına atanmalıdır.
  • Herhangi bir alanda sertifikasyon eğitimi alan personelin alanının dışında görevlendirilmemesi yönünde düzenleme yapılmalıdır.

PERSONELİN CAN VE MAL GÜVENLİĞİ

  • Okullarda ve 1. derece sağlık hizmeti sunucularında şiddet olaylarına karşı KPSS sınavı ile işe alınan güvenlik görevlisi kadroları tahsis edilmelidir.
  • Sağlık çalışanlarının hasta ve hasta yakınlarının şiddetine maruz kalmaması ve korunması için şiddet uygulamasına karşı ağır yaptırımlar getirecek ilgili yasal düzenlemeler, ivedilikle hayata geçirilmelidir.
  • Mobbing uygulamasına maruz kalan personelin korunmasına yönelik yasal düzenleme yapılmalıdır.
  • Mesleği icabı değişik kültür ve geleneğe sahip yörelerdeki vatandaşlara hizmet veren bayan personelin can ve mal güvenliğinin sağlanması yönünde caydırıcı ve eğitici tedbirler alınmalıdır.
  • Personelin çalışma alanlarının kamera ile izlenmemesi ve mesai giriş ve çıkışlarında parmak izi, retina kontrolü gibi tedbirler, mahkeme kararıyla bireysel insan hakkı ihlali sayıldığı için bu tür uygulamaların kaldırılması yönünde düzenleme yapılmalıdır.
  • Kamu görevlilerinin görevleri sırasında ve görevlerinden dolayı yargılanmaları halinde kendilerine hukuki yardım yapılması konusunda ortaya çıkan ve Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda öngörülen düzenleme ile karşılanamayan aksaklıklar giderilmelidir.

PERSONELİN İSNAT VE İFTİRALARA KARŞI KORUNMASI

Memurların isnat ve iftiralara karşı daha etkin bir şekilde korunması

. Memurların isnat ve iftiralara karşı korunmalarının sağlanabilmesi için 657 sayılı Kanunun 25. maddesinde yer alan "Devlet memurları hakkındaki ihbar ve şikayetler, garaz veya mücerret hakaret için, uydurma bir suç isnadı suretiyle yapıldığı ve soruşturma veya yargılamanın tabi olduğu kanuni işlem sonucunda bu isnat sabit olmadığı takdirde, merkezde bu memurun en büyük amiri, illerde valiler, isnatta bulunanlar hakkında kamu davası açılmasını Cumhuriyet Savcılığından isterler." hükmü; metninin sonuna "Dava açılmasını talep etmeyenler hukuki ve cezai yönden sorumludurlar." cümlesi eklenmek yoluyla genişletilmeli ve asılsız isnat ve iftiraya uğrayan memurların yetkili amirlerine, durumu Cumhuriyet Savcılarına bildirme zorunluluğu getirilmeli ve memurlara karşı asılsız isnat ve iftiralarda bulunanlar hakkında mutlak surette dava açılması sağlanmalıdır.

ENGELLİ PERSONEL

  • Engellilerin emekli aylığı bağlama oranları 10 puan fazla uygulanmalıdır.

. Engelli personelin daha kolay hizmet üretebilmesi için görevleri ile ilgili gerekli araç ve gereçler temin edilmeli, engelli personele engel durumunu artıracak görevlendirme yapılmamalıdır.

  • Engelli personelin izin hakları yeniden düzenlenmeli, Kanunun ilgili maddelerinde yapılacak düzenleme ile engelli personelin izin süreleri bir kat fazla belirlenmelidir.
  • Engellilere sağlık kuruluşlarında öncelik tanınmalıdır.
  • Kamu kurum ve kuruluşlarındaki açık engelli kadroları, Kanuna uygun şekilde doldurulmalıdır.
  • Kamu hizmet binaları, engellilere uygun şekilde yeniden dizayn edilmelidir.

GÖREV TANIMI

  • Kamu görevlilerinin, kadroları dışında çalıştırılmasının önüne geçilmeli, memurların yapmakla yükümlü oldukları işlerin yalnızca memurlar tarafından gördürülmesi ve birbirine eşit olan işlerin tespit edilebilmesi amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edilmiş başta hizmetli, memur ve teknisyenler olmak üzere tüm kadro ve pozisyonların görev tanımlarının yapılarak personelin yetki ve sorumlulukları belirlenmelidir.
  • AFAD çalışanları ile ilgili mevzuat çalışmaları bir an önce tamamlanmalıdır.
  • Diyanet İşleri Başkanlığı'nda murakıp, vaiz, eğitim merkezlerinde görev yapan öğretmen ve eğitim görevlilerinin statüleri ve konumları belirlenmelidir.

İNTİBAK

  • 01.03.1982 tarihinden sonra memuriyete başlayanların kamuda ve özel sektörde geçen sözleşmelilik, işçilik sürelerinin ve açıktan vekil olarak görev yapılan sürelerin tamamının kazanılmış hak aylıklarına sayılması için gerekli düzenleme yapılmalıdır.
  • Memurların intibaklarındaki emsal uygulaması kaldırılmalıdır.

ÇOCUĞU EĞİTİM GÖREN KAMU GÖREVLİLERİ

  • Görev mahalli dışında bir ortaöğretim kurumunu merkezi sınavla kazanan çocuğu bulunan memurun, söz konusu yerde çocuğunun yatılı öğrenim görme imkanı yoksa bu yerde memurun çalıştığı kuruma ait boş bulunan kadroya öncelikle atanması sağlanmalıdır.
  • Devlet memurlarının özel eğitime muhtaç çocuklarının, devletçe karşılanan aylık 8 saatlik ders sayısı 12 saate çıkarılmalıdır.
  • Devlet okullarına, öğrenci başına aylık 120 TL ödenek ayrılmalı ve bu yolla okulların kaynak ihtiyacı karşılanmalıdır.
  • Yüksek öğrenim gören memur çocuklarından Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'na bağlı yurtlarda kalmak isteyenlerin, anne-babasının memur olması nedeniyle ve düzenli geliri olduğu gerekçesiyle yurtlara kabul edilme önceliği kazanamaması yolundaki adaletsizlik giderilmelidir.

ASKERE GİDEN PERSONEL

Askere giden personele maaşının ¼'ü oranında ücret ödenmesi, söz konusu personelin sosyal güvenlikle ilgili primlerinin askerlik süresi boyunca kurumlarınca yatırılması

  • 657 sayılı Kanunun 83. madde hükmüne uygun olarak muvazzaf askerliğe ayrılan memurlara, askerlik görevlerini ifa ettikleri süre boyunca almakta oldukları maaşın ¼'ü tutarında ücret ödenmeli ve bu süre zarfında sosyal güvenlikle ilgili primlerinin tamamı kurumlarınca yatırılmaya devam edilmelidir. Bu nedenle madde metnine son fıkra olarak "Muvazzaf askerliğe ayrılan memurlara, askerlik görevleri süresince kurumları tarafından her ay maaşlarının ¼'ü tutarında ücret ödenir; bu gibiler sosyal güvenlik bakımından görevlerine devam ediyormuş gibi değerlendirilir." ifadesi eklenmelidir.
  • Askere giden personelden öğretmen, doktor, akademisyen gibi hizmetine ihtiyaç duyulanların askerlik süresi boyunca, eleman temininde güçlük çekilen yerlerde asker akademisyen, asker sağlık çalışanı gibi unvanlarla, kamu görevlisi olarak faydalanılması sağlanmalıdır.
  • Geçmişe dönük askerlik borçlanması bulunan memurların sosyal güvenlik primlerinin, askere alındıkları tarihteki emekli keseneğine esas tutar üzerinden değerlendirilmesi sağlanmalıdır.

. Özelleştirilen kuruluşlarda işçi olarak çalıştığı sırada veya daha önceki bir tarihte muvazzaf askerlik hizmeti süresini sosyal güvenlik açısından borçlananlar daha sonra 657 sayılı DMK'nın 4. Maddesinin (c ) fıkrasına göre geçici personel olarak çalışmaları halinde ödenecek iş sonu tazminatına esas toplam hizmet süresinin belirlenmesinde askerlik süresinin de dikkate alınması gerekmektedir.

DOĞUM YAPAN PERSONEL

Doğum yapan personelden ücretsiz doğum izni kullananlara, maaşının ¼'ü oranında ücret ödenmesi

  • Ücretsiz doğum iznine ayrılan personele izin süresi boyunca, sosyal güvenlik katkı payının kurumlarınca karşılanması ve söz konusu personelin izinli olduğu süre boyunca çalışırken aldığı maaşın ¼'ü oranında ödeme yapılması için 657 sayılı Kanunun 108. maddesine bir fıkra eklenmelidir.
  • Geçmişe dönük doğum borçlanması bulunan memurların sosyal güvenlik primlerinin, doğum yaptıkları tarihteki emekli keseneğine esas tutar üzerinden değerlendirilmesi sağlanmalıdır.

KAMU HİZMET ARAÇLARI VE BUNLARDAN FAYDALANAN VATANDAŞLARIN KORUNMASI

  • Tüm kamu hizmet araçları KASKO kapsamına alınmalıdır.
  • Ambulans kazaları sonucunda yaralanan veya hayatını kaybeden ambulans şoförleri ile ambulans içerisinde görevli sağlık çalışanları ve vatandaşlara yüksek teminatlı ferdi kaza sigortası yapılmak suretiyle söz konusu personel ve ailelerinin mağduriyetlerinin giderilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.

DEPREM VE DOĞAL AFET BÖLGESİNDE GÖREV YAPAN PERSONEL

  • Deprem, sel, su baskını, yangın/orman yangını gibi doğal afete maruz kalan bölgelerde görev yapmakta iken hayatını kaybeden kamu görevlilerinin, hizmet sürelerine bakılmaksızın emekliliğe hak kazanmaları sağlanmalıdır.
  • Doğal afet halinde bu bölgelerde görev yapan personele bir maaş tutarında ikramiye verilmeli ve istemeleri halinde başka bölgelere tayin hakkı sağlanmalıdır.
  • Suriye'den gelen mültecilerin barındıkları kamplar gibi olağanüstü hallerde görev yapan personelin tamamına görev süreleri boyunca görev tazminatı verilmelidir.

YURT DIŞINDA GÖREVLENDİRİLEN PERSONEL

Yurt dışında görevlendirilen personele yapılan ödemelerin artırılması

. 657 sayılı Kanunun Ek 36. maddesinde yer alan %60 oranı %80 olarak değiştirilmeli ve bu yolla "Türk kültürünün yurt dışında tanıtılması, yayılması ve korunması, yurt dışındaki Türk vatandaşları ile soydaşların kültürel bağlarının korunması, güçlendirilmesi ve dini konularda aydınlatılması ile Türk dilinin öğretilmesi amacıyla, bu Kanun ile 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa tabi personel arasından, Bakanlıklar arası Ortak Kültür Komisyonu tarafından yurt dışında görevlendirilenler"e yapılan ödemeler artırılmalıdır.

RÜCU SÜRESİ

. Medeni Kanunun 1007. Maddesindeki, tapu personelinin hatalarından dolayı ortaya çıkan zararların memur hayatını kaybetse bile yakınlarına rücu edilmesini içeren hüküm kaldırılmalıdır.

399 SAYILI KHK UYARINCA ÇALIŞTIRILAN PERSONEL

  • KİT'lerde 399 sayılı KHK'ye ekli II sayılı cetvelde yer alan pozisyonlarda görev yapan personelin de Genel ve Katma Bütçeli Kurum ve Kuruluşlara nakilleri sağlanmalıdır.
  • Atölye, fabrika, yüksek gerilim, maden ocakları, laboratuar gibi patlayıcı, gazlı, tozlu, tehlikeli, yoğun emek gerektiren işyerlerinde görev yapan personelin çalışma şartları dikkate alınarak "Tehlike sınıfı zammı" ve "Fiili hizmet zammı" verilmesi sağlanmalıdır.
  • Taşrada görev yapan personele, görev mahallinin kalkınmışlık oranına göre "Görev yeri zammı" verilmelidir.
  • Kurumların üretim birimlerinde 399 sayılı KHK'ye ekli II sayılı cetvelde yer alan pozisyonlarda görev yapan personele de "Büyük proje zammı" verilmelidir.
  • KİT'lerde görev yapan personelin unvan ve ücret sisteminde uygulama birlikteliği sağlanmalı, KİT'lerdeki ücret grupları üçe indirilerek düşük ücret alanlar başta olmak üzere tüm personelin temel ücretleri artırılmalıdır.
  • 399 sayılı KHK'nın 30. maddesinde gerekli değişiklikler yapılarak fazla mesai ücretleri, normal çalışmalarda saat başına denk gelen tutar olarak belirlenmelidir.
  • 399 sayılı KHK'nin 26. maddesinde Temel Ücretin kriterleri içinde sayılan "Çalışma Şartları" temel ücretten bağımsız bir kriter olarak ücretin belirlenmesine esas unsurlara dahil edilmeli ve oranı %2; %5 ve %10 olarak belirlenmelidir.
  • 399 sayılı KHK'nın 31. maddesinin değiştirilerek ilk defa sözleşmeli statüde işe başlayan personele ikamet mahalli ile görev mahalli arasında harcırah ödenmesi sağlanmalıdır.
  • Kapsam dahilinde çalışan personele de vekalet ücreti ödenmelidir.
  • KİT'lerde görev yapan memur ve sözleşmeli personele yılda bir defa takım elbise ve ayakkabı ile 3 yılda bir defa mont verilmelidir.
  • Gece nöbeti tutan ve vardiyalı çalışanlara, bu çalışmalarına karşılık, ücreti dışında her bir saati için net 5 TL gece nöbeti ve vardiya zammı ödenmelidir.
  • Para tahsilatı ve mali konularda iştigal eden ve ücretlerinden kefalet aidatı kesilen kamu görevlilerine aylık net 200 TL'den az olmamak üzere Mali Risk Tazminatı ödenmelidir.
  • Açık alanlarda çalışan kamu görevlilerine çalıştıkları süreyle orantılı olarak sözleşme ücretleri dışında aylık 200 TL'den az olmamak üzere Açık Saha Ödeneği ödenmelidir.
  • KİT'lerde görev yapan ve üst öğrenim yapmış ancak 2 yıl içinde unvan değişikliği sınavı yapılmaması nedeniyle ataması yapılamayan personele üst öğrenim ücreti verilmelidir.
  • Unvanları Yardımcı Hizmetler Sınıfında yer alıp da memurluk hizmeti gördürülen personele yaptıkları işe ait unvanın sınavsız olarak verilmesi sağlanmalıdır.
  • KİT'lerde çalışan personelin yıllık izinlerinin yıl içinde ve 2 parçada kullanılabilmeleri sağlanmalı, yıl içinde izin kullanması mümkün olmayan personelin yıllık izin süreleri bir sonraki yıla devredilmelidir.

ÖZELLEŞTİRME KAPSAMINDA BULUNAN KURULUŞLARDA ÇALIŞAN PERSONEL

  • 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkındaki Kanunun nci maddesine göre yapılan personel nakillerinde, nakle tabi tutulan personelin Devlet Personel Başkanlığına bildirim tarihlerinin yıl içinde farklılıklar göstermesi nedeniyle, Vergi Usul Kanunu uyarınca yapılan vergi oranlarındaki artış, fark tazminatına esas tutulan ücreti düşürmektedir. Bu mağduriyetin giderilmesi için nakle tabi tutulan personelin Ocak ayı başındaki maaşlarına yıl içinde yapılacak artışlar eklenerek belirlenecek rakamın baz alınması sağlanmalıdır.
  • Özelleştirme Uygulamaları kapsamındaki kuruluşlarda görev yapan personelden, devir aşamasında özelleşen kurumunda çalışmayı tercih edenlere, 1 yıl süre ile iş güvencesi sağlanmalı ve bu süre içinde çalışanın isteği halinde Devlet Personel Başkanlığı'nca başka kurumlara nakledilme hakkı verilmelidir.
  • 4046 Sayılı Özelleştirme Uygulamaları hakkındaki kanun doğrultusunda kurumu devredildikten sonra Devlet Personel Başkanlığı kanalıyla diğer kurumlara atanacak personelin atanacağı il ve kurumlardaki durumuna uygun boş kadroları bilgisayar ortamında görüp, tercih yapabilmesi için gerekli düzenleme yapılmalıdır.
  • Özelleştirilen kurumlarda çalışanların diğer kurumlara dağıtımında mutlaka sendikaların temsilci bulundurulmasına imkan sağlanmalıdır.
  • Özelleştirme uygulamaları kapsamındaki kuruluşlarda görev yapan Sendika ve şube yöneticilerinin aynı hizmet kolunda bulunan bir kuruma atamasının yapılması için gerekli düzenleme yapılmalıdır.
  • 4046 Sayılı Özelleştirme Uygulamaları hakkındaki kanun doğrultusunda diğer kurumlara ataması yapılanların, kadro dereceleri korunmalıdır.
  • Daha önceki yıllarda karar altına alınan ancak hala uygulanmayan konulardan olan; 4046 sayılı Kanunun 22. maddesi gereğince Araştırmacı olarak nakledilecek personelin, görevde yükselme mahiyetinde olmamak kaydıyla atama teklifi yapılacak kamu kurum ve kuruluşlarınca talep edilmesi halinde bu talep çerçevesinde atama yapılabilmesinin mümkün hale getirilmesi için kanuni düzenleme yapılmalıdır.
  • 4046 sayılı Kanunun 22. maddesine göre yapılan nakillerde sendika ve şube yönetim kurulu üyelerinin ve atama yapılması istenilen kurumun yazılı talebi halinde, nitelikleri, atama yapılacak kurumlardaki boş kadro durumu dikkate alınarak aynı hizmet kolunda diğer kamu kurum ve kuruluşlarında bir kuruma atanmaları sağlanmalıdır.

KORUMA VE GÜVENLİK PERSONELİ

  • 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanununa göre görev mahallinde kullanılan silah ve tabancalar için ödenmekte olan silah tazminatlarından güvenlik personelinin de faydalanması sağlanmalıdır.
  • Güvenlik görevlisi olarak çalışan personele, yıpranma ve risk vardiya primi adı altında ek tazminat ödenmelidir.
  • Güvenlik görevlilerinin görevlerinde yükselmelerinin sağlanabilmesi için hiyerarşik bir düzen oluşturulmalıdır.
  • Koruma ve güvenlik şefleri ile diğer şefler arasındaki ücret farkı giderilmelidir.
  • Sağlık nedeniyle görevlerini yapamayacak duruma gelen güvenlik personelinin, çalıştıkları kurumların memur kadrolarına atanmaları sağlanmalıdır.

. Koruma ve güvenlik personelinin yıpranmalarına karşılık, fiili hizmet zammından faydalanmaları sağlanmalıdır.

. Koruma ve güvenlik görevlilerine maktu fazla çalışma ücreti ödenmelidir.

TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNDE GÖREV YAPAN SİVİL PERSONEL

. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 232 ve 233. maddeleri kaldırılarak Türk Silahlı Kuvvetlerinde çalışan memurların çalışma süreleri, fazla mesai ücretleri, görevden uzaklaştırma yetkisi ve disiplin yönünden istisna tutulması uygulamasına son verilmelidir.

. 2100 olan tayin bedeli yükseltilmelidir.

. Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesislerinde güvenlik görevlisi olarak çalışan ve silah taşıyan sivil personele tazminat ve talepleri halinde taşıma ruhsatlı silah verilmelidir.

. Sivil memurların içtimaya çıkarılması uygulamasına son verilmelidir.

. Birliklerde subay ya da astsubaylara yaptırılan seferberlik işlemlerinin askerlik şubelerinde sivil memurlara yaptırılması uygulamasına son verilmelidir.

. Askeri işyerlerinde sivil kimliği ile yaşam riski altında çalışan sivil memurların güvenliği sağlanmalı, bu konularda yapılacak düzenlemelerde uluslar arası sözleşmeler dikkate alınmalıdır.

. Servis hizmetlerinden faydalanma konusunda askeri, sivil personel ayrımı kaldırılmalıdır.

. İlaç fabrikası gibi memur ve işçi sınıfındaki personelin birlikte çalıştığı işyerlerinde mesai ve servis saatleri konusunda yaşanan sorunlar giderilmelidir.

. Servis hizmetinin sağlanamadığı yerlerde personele ulaşım bedeli ödenmelidir.

. Sivil memurların hastalanmaları durumunda öncelikle askeri hastanelere gönderilmesi uygulamasına son verilmeli, dışarıdan alınan sağlık raporlarının askeri hastane onayı olmadan da geçerli sayılması sağlanmalıdır.

EMNİYET TEŞKİLATINDA ÇALIŞAN SİVİL PERSONEL

. Emniyet Teşkilatı Ödül Yönetmeliği çerçevesinde görevlendirilen personel arasında ayrım yapılmadan taltif puanı ile ücretlerinin hakkaniyet ölçüsünde belirlenmesi sağlanmalıdır.

. Sivil personelin Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğüne göre cezalandırılması son bulmalıdır.

. Disiplin kurullarında sendika temsilcisinin yer alması sağlanmalıdır.

. Emniyet teşkilatında görev yapan polislere ve bekçilere verilen 100 TL'lik seyyanen zamdan sivil memurların da faydalanması sağlanmalıdır.

. Emniyet teşkilatında arama ve güvenlik amacına yönelik olarak kullanılan köpek, at gibi hayvanların bakım ve eğitimlerinde görevlendirilen sivil memurlara gerekli hizmet içi eğitim verilmelidir.

. Emniyet teşkilatındaki sivil memurların da polisler gibi şehir içi ulaşımdan ücretsiz faydalanması sağlanmalıdır.

ATAMA VE YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİĞİ İLE İLGİLİ DEĞİŞİKLİK TALEPLERİ

  • Devlet memurlarının yer değiştirme suretiyle atanmalarına ilişkin esas ve usullerin belirlenmesinde ilk olarak memurun isteğinin dikkate alınması, zorunlu yer değiştirmelerde dahi memurun isteğinin öncelikli olarak değerlendirilmelidir.
  • Diyanet İşleri Başkanlığı'nda nakil ve tayinler için yapılan ve 657 sayılı Kanunun 72. maddesinde yer almayan Mesleki Bilgiler Seviye Tespit Sınavı kaldırılmalıdır.
  • Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/b maddesinde yer alan Atama Yer Değiştirme Kurulu'na sendika temsilcilerinin katılımı sağlanmalıdır.
  • Özellikle özür durumundan yer değiştirmelerde özrün bulunduğu yerde boş kontenjan olup olmadığına bakılmaksızın il emrine atama yapılması sağlanmalıdır.
  • Milli Eğitim Bakanlığı personeline becayiş hakkı tanınmalıdır.
  • KİT'lere personel alımı KPSS ile gerçekleştirilmeye devam etmeli, bunun dışında farklı bir sınavla ya da sınavsız personel alımı uygulamasına son verilmelidir.
  • Üniversiteler bünyesinde görev alan personelin de üniversitelerden muvafakat alınmaksızın özür durumuna bağlı yer değiştirebilme imkanı sağlanmalıdır.
  • Özür durumuna bağlı yer değiştirmelerin eğitim özrünü de kapsamalıdır. (Özellikle Milli Eğitim Bakanlığı tarafından atama ve yer değiştirme yönetmeliğinde yer almasına karşın iki atama döneminde de eğitim özründen yer değişikliği hakkı tanınmamıştır.)
  • Devlet memurlarının özür durumundan yer değişikliklerinde adaylıklarının kaldırılmış olması veya zorunlu hizmetlerini tamamlamış olmaları gibi şarta bağlı durumların tamamı kaldırılmalıdır.
  • Sağlık özrü sebebi ile yer değiştirecek olanların sağlık özürlerini belgeleyen sağlık raporlarında eğer hastalık sabit ise ve memurun çalıştığı yerde tedavi imkanı yoksa başkaca bir kayıt aranmaksızın sağlık özründen yer değiştirmesi yapılmalıdır.
  • Milli Eğitim Bakanlığı'nda sözleşmeli olarak görev yapmakta iken yer değişikliği yapan ya da sözleşmeli iken kadroya geçen memurlara yolluk ödenmesi, Danıştay'ın bu yöndeki kararları doğrultusunda, geriye dönük 5 yıllık genel zamanaşımı süresi içinde yer değişikliği gerçekleştirmiş olan tüm memurlara talep etmeleri halinde yollukları ödenmelidir.
  • Görev yerleri değiştirilerek başka bölgelere gönderilmesi öngörülen Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı teftiş kurulu üyelerinin bulundukları il müdürlükleri bünyesinde kalmaları sağlanarak oluşabilecek mağduriyetlerin önüne geçilmelidir.
  • Öğretmenlerin eş durumundan yer değişikliklerinde yönetmelikte böyle bir kısıtlama bulunmamasına karşılık bankacı eşlerine hak verilmemesi mağduriyetlere neden olmuştur. 506 Sayılı S.S.K. geçici 20. maddesinde belirtilen zorunlu sosyal güvenlik sandıklarına tabi olan bankacıların durumu ile 5510 sayılı Yasa uyarınca sigortalananların durumu arasında fark bulunmamaktadır. Mahkeme kararları da bu yöndedir. Bu nedenle, ailenin korunması ilkesi çerçevesinde, özür durumundan yer değişikliği işlemleri sırasında böyle bir ayrıma gidilmemesine ve mağduriyetlere yol açılmamasına dikkat edilmelidir.
  • Eğitim kurumu yöneticilerine ve eğitim müfettişlerine uygulanan rotasyon uygulaması kaldırılmadır.
  • Tüm kamu kurumu çalışanlarının olağanüstü hallere bağlı olarak yer değiştirme içeriğinin geliştirilerek kadının korunmasına ilişkin son dönemde yapılan hukuki değişiklik ve gelişmelere uygun olarak pozitif ayrımcılık getirilmelidir.
  • Zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapan tüm memurlara "Zorunlu Hizmet Tazminatı" ödenmesi ve bu şekilde bu bölgelerin cazip hale getirilmesi, bu bölgelerde 8-10 yıldır görev yapan yer değiştirmek isteyen memurların tayinlerine kolaylık getirilmelidir.
  • Terör ve doğal afet mağduru kamu çalışanlarının yer değişikliği imkanlarının iyileştirilerek, doğal afet durumlarında söz konusu personele seçim hakkı tanınması, çalışanın talebine göre yer değişikliği ya da maaş ve puan artışı gibi seçenekler getirilmelidir.
  • 632 sayılı KHK ile kadroya geçen kamu görevlilerine verilen hakların KPSS puanıyla kadroya geçen kamu görevlilerine de verilerek yer değişikliği hakkı tanınmalıdır.
  • Yapılacak tüm atama ve yer değiştirmelerde münhal olan yerlerin tamamının tercih yapacak kamu çalışanlarına açılmalıdır.
  • Sağlık Bakanlığı'nın yeni teşkilat yapısından dolayı Bakanlığın Halk Sağlığı Kurumu, Kamu Hastaneler Kurumu ve İl Sağlık Müdürlüğü gibi alt kurumlara ayrılması nedeniyle bu kurumlar arasındaki geçişlerde muvafakat şartı aranmasının yarattığı olumsuzluklar giderilmelidir.
  • Sağlık Bakanlığı Atama ve Nakil Yönetmeliği'nin 21. maddesinde belirtilen; "Personelin sağlık ile ilgili bir alanda en az dört yılık lisans öğrenimi gördüğünü belgelendirmesi halinde, münhal kadro olması ve öğrenim süresi sınırlı olmak kaydıyla, öğrenim gördüğü yere yer değiştirme suretiyle atanma talebi değerlendirilir." şeklindeki hükmün Anayasamızdaki eğitim ve öğrenim hakkını engellemesi nedeniyle ortaya çıkan mağduriyetlere son verilmelidir.
  • Eş durumundan atamalarda Anayasa'nın 41. maddesindeki ailenin korunması ilkesine aykırı olarak boş norm ve kadro aranması yönündeki uygulamalar hususunda gerekli düzenlemelerin yapılmalıdır.
  • Kamu çalışanlarından yükseköğrenim kazanan ve yüksek lisans nedeniyle eğitimine devam edenler ile boşanma nedeniyle atama taleplerinin özür gruplarına eklenmelidir.
  • Anne, babası bakıma muhtaç olan her memur anne, babasının olduğu yere tayin edilmelidir.
  • Çocuğu olmayan kayın hısımların bulunduğu bölgeye tayin hakkı getirilmelidir.
  • Çocukları başka bir ilde okul kazanan kamu görevlilerinin çocuklarının eğitim gördüğü ilde görev yapmaları sağlanmalıdır.
  • Kamu görevlilerinin geçici görevlendirme süreleri, bir yılda 2 ayı geçmeyecek şekilde kısıtlanmalıdır.
  • Belli bir süreden fazla kıdemi olan personelin yer değiştirmelerinin gönüllülük esasına göre yapılması sağlanmalıdır.
  • Kamu görevlilerinin yer değişikliği suretiyle atanmalarında gidecekleri yerler, belli bir süre önce kendilerine bildirilmeli, bu yolla kamu görevlilerinin gerekli hazırlığı yapabilmeleri için kendilerine zaman tanınmalıdır.
  • Sendikalardaki şube başkanı ve yönetim kurulu üyeleri ile il temsilcilerinin tayinlerinin yasaya uygun olarak yapılması için yeni bir düzenleme yapılması, sendika başkan ve yönetim kurulu üyelerinin rotasyon kapsamı dışında tutulmalıdır.
  • 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun 22. maddesi gereğince ihtiyaç fazlası personel olarak diğer kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilen personelden sendika ve şube yöneticisi olanların aynı iş kolunda bulunan kurumlara atamasının yapılması sağlanmalıdır.
  • Genel hayatı etkileyen afet ve salgın durumlarında, afet ve salgına maruz kalan memur ve sözleşmeli personelin diğer bölgelere atamasının yapılması sağlanmalıdır.
  • 399 KHK ile çalışan PTT Genel Müdürlüğü personeli için özür tayini grubunda değerlendirilmeyen, öğrenim durumu, becayiş, eş durumu değerlendirmeye alınmalı, eşi özel sektörde çalışan ve şeflik ya da müdürlük sınavını kazanan kamu görevlilerinin ilk atamalardaki 2 yıl mecburi hizmet uygulaması kaldırılmalıdır.
  • Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, taşra TAR-GEL projesinde görev yapanlara ilişkin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'ndeki köyden köye nakili düzenleyen hüküm kaldırılmalıdır.

KADIN PERSONEL

. Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi'nde yer alan ilkelere uyulmalı; kadının sosyal ve ekonomik açıdan gelişmesini ve ilerlemesini sağlamak için, özellikle politik, sosyal, ekonomik ve kültürel alanlar başta olmak üzere bütün alanlarda, erkeklerle eşit olarak insan hakları ve temel özgürlüklerden yararlanmaları ve bu hakları kullanmaları sağlanmalıdır.

. İstihdamda evlilik ve analık sebebiyle kadınlara karşı yapılan olumsuz ayrımın önlenmesi ve etkin çalışma hakkının sağlanması için yasal düzenleme yapılmalıdır.

. Tüm kamu kurumlarında eşitlik birimleri kurulmalıdır.

. Kadınların, Devletin her kademesinde, özellikle karar mekanizmaları içinde görev alması, kamu hizmetinin hazırlanması ve uygulanmasına katılması için pozitif ayrımcılık da içeren tedbirler alınmalıdır.

. Tüm kamu kurumlarında personele uyum (oryantasyon) eğitimlerinde zorunlu eğitim olarak cinsiyet eşitliği eğitimleri verilmelidir.

. Kamuda personel istihdamında toplumsal cinsiyet eşitliği bütçelemesine göre hareket edilmelidir.

. Yeni atamalarda ve işe alımlarda cinsiyet kotaları uygulanmalıdır.

. Çalışanların işyerlerinde maruz kaldığı psikolojik ve fiziki tacizin önlenebilmesi için kurumların disiplin yönetmeliklerinde caydırıcı hükümlere yer verilmelidir.

. Kurumlarda PDR (psikolojik rehberlik birimi) kurulmalıdır.

. Hamilelik süresince zararlı olduğu kanıtlanan işlerde kadınlara özel koruma sağlanmalı, sağlık ve doğurganlık korunmalıdır.

. Kreş (0-3,3-6 yaş kreş ve yaşlılar için) hasta, engelli ve yaşlı bakım hizmetlerinin profesyonelce sunulacağı bakım ve rehabilitasyon merkezleri yaygınlaştırılmalıdır.

. Kreş ve bakım evi hizmetlerinden yararlanamayan personele, bu hizmetleri dışarıdan karşılayabilmesi için günün şartlarına uygun ekonomik destek sağlanmalıdır.

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.