Talat Yavuz: BAŞKANLIK SİSTEMİ EĞİTİME NE KATAR?

Talat Yavuz: BAŞKANLIK SİSTEMİ EĞİTİME NE KATAR?

BAŞKANLIK SİSTEMİ EĞİTİME NE KATAR?

Amerika yeni başkanını seçerken, halkın seçtiği Cumhurbaşkanı ile parlamenter sistemi beraber yürütmekte zorlanan ülkemizde ise başkanlık tartışmaları hız kazandı. Korkularımızdan sıyrılarak tartışmayı başarabilirsek, ülkemiz adına hayırlı bir sonuca ulaşacağız.

                Başkanlık sisteminin ayrıntılarına girmeden, tartışmaların ana eksenini oluşturan konu başlıklarını ve eğitim sistemimize muhtemel yansımalarını tartışalım.

 Ülkemiz ne zaman koalisyonlarla yönetilmişse büyük oranda başarısızlık ve durgunluk yaşanmış. Menderes, Özal ve Ak Parti iktidarları ülkenin büyüdüğü dönemler olmuş.

                Türkiye’de sol partiler ülkenin kaderinde hep etkin olmuşlar. Ancak milletimiz sol partilere daha çok koalisyon ortağı olarak iktidar vermiş. Daha bu problemi aşmayı başaramadan, başkanlık sistemi, sol partilerin korkulu rüyası haline gelmiş. Lideri olduğu partiyi, iktidara taşıyamayan bir lider başkanlık seçimine girmeye ne kadar cesaret edebilir veya bu tartışmaya ne kadar sağlıklı katkı sunabilir?

                Başkanlık sistemine karşı, parlamenter sistemi, Atatürkçülük üzerinden savunmak, daha yolun başında bu konuda söyleyecek çok fazla bir sözüm yok demektir.

                Uluslararası dengelerin saat başı değiştiği, ihtiyaçların çeşitlendiği ve zamanın en kıymetli hazine olduğu bir dönemde, istenildiğinde çok basit hamlelerle kilitlenebilen bir meclis yapısıyla nereye kadar gidebiliriz?

                Çok önemli kararların gece yarısı alındığı bir meclisin, boğulduğunu ve gündemine yetişemediğini neden görmek istemiyoruz?

                Yasama ve yürütmenin iç içe geçtiği bir sistemi savunurken, başkanlık sisteminin kuvvetler ayrılığı ilkesine zarar vereceğini söylemek ne kadar doğru bir fikir olmaktadır?

                Diğer alanlarda olduğundan, eğitim alanında istikrara daha çok ihtiyaç vardır. Zamanında yetişmeyen bir düzenleme veya zamanında alınamayan bir karar, ülkemiz çocuklarının bir yılına mal olabiliyor. Reform yorgunu ve proje çöplüğü haline gelmiş eğitim sistemimizi ancak istikrarlı uygulamalarla geleceğe taşıyabiliriz.

                Yasaması ve yürütmesi etkin çalışan bir ülkenin eğitim sisteminde öğretmenler zamanında atanır, normlar zamanında güncellenir, okullarına bütçe ayrılır, kariyer sistemi meclisin gündemine gelmek için on iki yıl beklemez. Sistemi oturmuş ve ihtiyaca göre hızlı yenilenebilen eğitim sisteminde, birbirleriyle çelişen yönetmelik maddeleri, yarım asır uygulamada işlevsiz kalmaz. Kanun ve yönetmeliklerde yapılacak revizyon, ülkemiz eğitimine ivme kazandıracaktır.

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.