YASİN BÖRÜ ÖLDÜ MÜ?

YASİN BÖRÜ ÖLDÜ MÜ?

Türk Eğitim-Sen Kocaeli 1 Nolu Şube Başkanı Süleyman PEKİN Yazdı

 IŞİD mi daha zalim, PKK mı daha gaddar? Yoksa manyaklık yarışı mı var?

            Ortaçağ’a geri mi geldik; nedir bu vahşet, bu öfke? Nerden çıktı bu yamyamlar?

            16 yaşındaki sivil bir genci / öğrenciyi, Bayramın 4.günü Diyarbakır’daki mültecilere kurban eti dağıtırken önce balkondan atan, sonra bıçaklayan, sonra da üstünden arabayla geçen ve en son cesedini benzin dökerek yakan güruh ‘açılım’ adı altında teröre tanınan toleransın onları nasıl ‘sınır tanımayan caniler’ haline nasıl getirdiğinin resmidir.

            Ben evvela Suriye’den görüntüler zannettim; meğer askerliğimin şehri Diyarbakır’danmış. Suriyeli sığınmacılara ev ve battaniye tedarik eden 19 yaşındaki Hüseyin Dakak, biraz da kursaklarına kurban eti girsin diye uğraşırken PKK çetelerince hem öldürülüyor hem de başı taşla eziliyor.

Evli, 1 çocuk babası ve eşi hamile olan 26 yaşındaki Hasan Gökgöz de teröristlerce 50 yerinden bıçaklanarak hunharca katledilenlerden. İşin tuhafı, olanı biteni “öldürmeyen Allah öldürmüyor” fehvasınca sağ kalan ama çok ciddi işkenceye maruz kalan 18 yaşındaki Yusuf Er sayesinde öğreniyoruz.

İşte memleketimden insan manzaraları.. Gencecik yürekler, 3’er – 4’er yada 30’ar – 40’ar Kurban’da kurban ediliyor, zencilere sürek avı düzenleyerek onları en vahşice katleden Ku Klux Klan örgütünün yöntemleriyle kayıtlara giriyor ve maalesef ki halen sorumluları adalete teslim edilemiyor.

Biz böyle bir ülkeyi hak etmemiştik. Ne ara böyle olduk; son 12 yılda mı? ‘Çözüm’ dediğiniz bizi biz yapan ve millet olmamızı sağlayan değerler bütününü çözme ameliyesi miydi? Türk Milleti’ne çorap muamelesi yapan gücün kaynağı nedir: Made in KİM?

İsmini Yasin Suresi’nden alan Lise 2. sınıf talebesinin babası soyadları Börü / Kurt olduğu halde “Keşke ona biraz kendini savunmasını öğretseydim; bir gün dahi eline bir taş almadı” diyerek Türkiye’de geniş halk yığınlarının geldikleri noktayı imlemiştir. 92-93’te Silvan’a gönüllü giden bu satırlarının yazarının Habur Rezaleti sonrası aynı duyguya kapılması gibi.

Acılı baba Fikri Börü “Bir kurt, koyunu dahi o şekilde parçalamaz” derken birilerinin paranoya dedikleri psikopatlığın toplumu ne hale getirdiğinin uzmanca tarifini yapıyor. Hiçbir hayvan avına işkence yapmaz. Bu nasıl bir insanlıktan çıkmadır ve hayvanlardan daha aşağı olmadır?

Türkiye; Irak gibi, Libya gibi, Suriye gibi istikrarsızlaştırılmak ve her gün bombaların patladığı, kardeş kavgasının yaşandığı bir ülke haline sokulmak isteniyor Hafazanallah. Gelin yol yakınken akillerden, açılım-çözüm sürecinden, Apo’yla görüşmekten, teröristlere şirin gözükmekten, yakılan okulları-bayrakları ve yıkılan büstleri görmezlikten gelmekten, komşu ülkelere huzursuzluk ihraç etmekten, sınırları yolgeçen hanı haline getirmekten, bir de haklı eleştirileri husumet bellemekten vazgeçin.

Tövbe edin, hulûs-i kalple af dileyin. Ve “Kısasta sizin için hayat vardır” (Bakara 179) hükmüne ittiba edin.

Medya diyetini aldı mı? Berkin Elvan’a, Ali İsmail Korkmaz’a yakılan ağıtlar böğrümdeki Yasin Börü’ye yakılmıyorsa sagu kör-sağır-dilsiz demektir. 

 

Türk Eğitim-Sen Kocaeli 1 Nolu Şube Başkanı Süleyman PEKİN

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.