Virüs gitti izi kaldı: Kalp krizi ve beyin kanaması patladı

Virüs gitti izi kaldı: Kalp krizi ve beyin kanaması patladı

Virüs gitti izi kaldı: Kalp krizi ve beyin kanaması patladı

Kalp ve damar sistemini etkileyen Covid-19 enfeksiyonuna bağlı olarak kalp kası iltihabı, kalp krizi ve inme vakalarında artış oldu. Uzmanlar şimdi bu etkinin daha sonraki yıllarda devam edip etmeyeceğini tartışıyor

Covid pandemisinin etkisini kaybettiği, artık neredeyse tamamen Covid öncesi döneme geri döndüğümüz şu günlerde Covid'in sağlık üzerindeki kalıcı etkileri tartışılıyor. Uzmanlar, Covid virüsünün kalp, akciğer ve beyin damar sistemi üzerinde hasar bıraktığına hatırlatarak, "Hastalığı geçirdim, geçti gitti kurtuldum artık diye düşünmeyin. Özellikle ağır ve birden fazla koronavirüs enfeksiyonu geçirdiyseniz, düzenli sağlık kontrollerinizi aksatmayın" uyarısında bulunuyor. Türk Kardiyoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan ve Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu bu konuyu gazetemize değerlendirdi.

KALP KASI İLTİHABINA SEBEP OLUYOR

Resmi rakamlara göre ülkemizde yaklaşık 15 milyon kişi koronavirüse yakalandı, yaklaşık 100 bin kişi hastalık sebebiyle hayatını kaybetti. Covid-19'un bir akciğer enfeksiyonu olmasına rağmen bütün damar sistemini etkileyen virüs olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan, en çok kalbin etkilendiğini ve kalp kası iltihabı ve kalp krizi vakalarında artış görüldüğünü aktardı.

Kalp kasını işgal eden virüsün miyokardit denilen kalp kasının iltihaplanması tablosuna sebebiyet verdiğini ifade eden Prof. Dr. Okuyan "Bu durum kalp kası hasarına ve özellikle ciddi vakalarda kalp kasının önemli ölçüde zayıflayarak kalp yetersizliğinin gelişmesine sebep oldu. Covid'e bağlı ani ritim bozuklukları ortaya çıkan hastalar gördük" dedi.

KANDA PIHTILAŞMAYA YOL AÇIYOR

Covid-19 virüsünün enfeksiyonun seyri sırasında kanda aşırı pıhtılaşmaya yol açan bir takım mekanizmaları tetiklediğini ve kanda yoğun bir pıhtılaşmaya sebep olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Okuyan "Virüs başta kalp damarları olmak üzere aort damarı, beyin damarları, akciğer damarları ve pulmoner damarlar da pıhtılar oluşturarak akımın kesilmesine ve buna bağlı olarak kalp krizi, beyin felci, akciğer embolisi gibi olayların artışına yol açtı" diye konuştu.

Prof. Dr. Okuyan Covid tedavisi sırasında kullanılan bazı ilaçların da kalp üzerinde olumsuz etkilerinin daha sonra ortaya çıktığına da dikkat çekti.

ANİ FELÇ GEÇLİYOR

Ağır Covid geçirenlerde hastaların beyin damarlarının etkilendiğini ve pıhtı atma riskinin arttığını söyleyen Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu "Covid enfeksiyonu damar tıkanıklığı gelişiminde bir tetikleyici konumunda. Ağır hastalık durumları, stres, enfeksiyon, ateş risk faktörü olan kişilerde inmeyi tetikleyebiliyor. Hastalığın ağırlığı ile bağlantılı olarak ani gelişen felç vakalarında bir miktar artış oldu. Literatürde Covid'e bağlı olarak gelişen felç vakalarında yüzde 25-30 oranında artış olduğu gösterildi" dedi.

Virüsün akciğer damarlarında olduğu gibi uzun dönemde beyin üzerinde etkili olmadığını ifade eden Prof. Dr. Topçuoğlu "Covid hastalarında uzun dönemde inme riskinde bir artıştan söz etmek spekülatif olur. İnme açısından düzenli kontrol yaptırılmasına gerek yok. Ancak kalp, akciğer ve böbrek tutulumları açısından enfeksiyon geçtikten sonra da kontroller sürmeli" açıklamasını yaptı.

KALP KRİZİ VAKALARINDA ARTIŞ

Covid enfeksiyonu geçiren kişilerde ani kalp ritim bozuklukları ve kalp krizi vakalarının arttığını söyleyen Prof. Dr. Okuyan "Ancak Covid öncesi dönemle karşılaştırırsak, kapanmalar ve karantina sürecinde insanlar hastaneye gitmeye çekindikleri için çoğu kişi kalp krizini evde geçirdi. Ancak çok ağır olanlar hastaneye gitti. Bu yüzden pandeminin ilk dönemlerinde vaka sayısında azalma bile görüldü. Covid öncesi kalp krizi rakamları düşüktü şimdi daha yüksek demek doğru değil ama aktif Covid geçiren hastaların kalple ilgili semptomlarla hastaneye başvuru sayılarında artış var" dedi.

AKCİĞER KONTOLLERİNİ İHMAL ETMEYİN

Covid-19 bir solunum sistemi hastalığı olduğu için ağır hastalarda çoğunlukla akciğerlerde hasar bırakıyor. Solunum kapasiteleri düşen, çabuk yorulan hastaların akciğerlerinin yakın takibe alınması ve bununla ilgili bir tedavi süreci planlanması gerekiyor. Ayrıca, Covid-19 salgın hastalığını geçiren fakat solunum desteğine ihtiyaç duymayan hastalar da iyileştikten ve hastaneden taburcu olduktan sonra mutlaka belirli aralıklarla muayene olmaları gerekiyor. Covid 19 sonrası tedavi kapsamında bu hastaların birinci ve üçüncü ayda muayene olmaları tavsiye ediliyor. Yapılan muayene de hastaların akciğer filmleri çekilip kan değerlerine bakıldıktan sonra eğer solunum sıkıntısı devam ediliyorsa, solunum fonksiyon testleri de yapılıyor. Eğer gerekli görülürse tomografi yapılıyor.

KAN SULANDIRICIYI EZBERE KULLANMAYIN

Covid-19 virüsünün damar sisteminde pıhtılaşmaya sebep olduğunun ortaya çıkmasından sonra insanlar koruyucu olarak Aspirin kullanmaya başladı. Özellikle medyada çıkan haberler yüzünden eczanelere hücum eden halk, bir dönem ezbere Aspirin ve diğer kan sulandırıcıları kullandı ve Covid geçirenler hala kullanmaya devam ediyor.

Covid-19'u hafif atlatan kişilerde Aspirin ve diğer kan sulandırıcıların kullanılmasının faydasının bilimsel çalışmalarla gösterildiğini, beyin felci açısından faydası olmadığı gibi bu ilaçların mide kanamasına yol açtığını söyleyen Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu "Diğer yoğun bakım hastalarında olduğu gibi koronavirüs hastaları da yoğun bakıma ve mekanik ventilatöre bağlı olup solunum desteğine ihtiyaç duydukları zaman pıhtı engelleyici kan sulandırıcıları mutlaka kullanmak gerekir. Covid-19'da da kullanılır. Ancak, beyin hastalıkları açısından enfeksiyonu hafif geçiren, yoğun bakım ya da oksijen desteği gerekmeyen düşük riskli hastalarda bu tip ilaçların kullanılmasının faydadan çok zararı olabilir. Aksine düşük de olsa mide kanamasına yol açan ilaçlar bunlar" dedi.

Türk Kardiyoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan ve Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu

UZUN DÖNEM SONUÇLARI BİLİNMİYOR

Covid geçirmiş, altta yatan hipertansiyon, diyabet, ritim bozuklukları, obezite gibi problemleri olan kişilerin kalple ilgili şikayetleri devam ediyorsa mutlaka bir kalp kontrolünden geçmelerini, EKG çektirerek kalpteki hasarı tespit ettirmeleri gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan "Hastalığı ağır geçirmiş kişilerde risk daha yüksek olmakla birlikte, hafif geçirenlerin de mutlaka kalbini kontrol ettirmesi gerekir. Akciğer tutulumu olmadan, hatta tedavi bile almadan Covid geçiren kişilerin aniden kalpten öldüklerini gördük" diye konuştu.

Virüsün uzun dönem sonuçlarının henüz bilinmediğine dikkat çeken Prof. Dr. Okuyan "Kalp kası hasarının uzun dönemde nasıl bir seyir izleyeceğini bilmiyoruz. Virüs bazı yolları tetiklemiş olabilir. Bu durum kalpte başka problemlere yol açabilir" dedi.

BİR DE POST COVID VAR

Bazı hastalar enfeksiyonu geçirdikten haftalar sonra bile, yorgunluk, halsizlik nefes darlığı, göğüs ağrısı, öksürük, eklem ağrısı, egzersiz kapasitesi düşüklüğü, kas ağrısı, baş ağrısı çarpıntı, kalp kası iltihabı, saç dökülmesi, koku tat bozuklukları, uyku problemleri, konsantrasyon bozukluğu, ruh halinde değişiklikler, aşırı unutkanlık, beyin sisi, depresyon ve anksiyete gibi belirtilerden şikayet ediyor. "Post Covid" olarak adlandırılan bu şikayetlerin 12 haftaya kadar uzayabileceği bildiriliyor.

Ziyneti KOCABIYIK

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.