Öğretmenler’in yüzde 95’i kariyer  basamakları yönetmeliğini onaylamıyor

Öğretmenler’in yüzde 95’i kariyer basamakları yönetmeliğini onaylamıyor

Öğretmenler’in yüzde 95’i kariyer basamakları yönetmeliğini onaylamıyor

Milli Eğitim Bakanlığınca, 3 Şubat 2022 tarihli 7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanunu'na dayanılarak hazırlanan 'Aday Öğretmenlik ve Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği' 12 Mayıs 2022 tarihli, 3183 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlandı.

Uzman öğretmenliğe yazılı sınav başvuru tarihinin son günü itibarıyla öğretmenlikte adaylık dâhil en az 10 yıl hizmeti bulunan, en az 180 saatlik Uzman Öğretmenlik Eğitim Programı'nı tamamlayan, uzman öğretmenlik için gerekli mesleki gelişim çalışmalarını tamamlayan ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezası bulunmayan öğretmenler başvuru yapabilecek.

Başöğretmenliğe ise uzman öğretmenlikte en az 10 yıl hizmeti bulunan, en az 240 saatlik Başöğretmenlik Eğitim Programı'nı tamamlayan, başöğretmenlik için öngörülen mesleki gelişim çalışmalarını tamamlayan ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezası bulunmayan uzman öğretmenler başvurabilecek.

Yönetmelikte yer alan şartlar MEB’in öğretmenlere bakış açısını da ortaya koyar nitelikte. Yönetmelikte yer alan maddelere bakıldığında MEB, öğretmenleri mesleki anlamda sil baştan eğitimden geçirmeyi hedeflemiş. MEB’e göre öğretmenler hiçbir eğitim almadan, öğretmenlik hakkı kazanmış adeta. MEB, Üniversitelerin öğretmenlere verdiği diplomaları yok saymış.

Ne kadar üzücü ki MEB, her öğretmenin sınava girerek yeterli başarıyı elde ettiği için branşlara göre eğitim veren, öğretmenlik alan programına yerleştirildiğini, öğrenim boyunca hem alan bilgisi, hem öğretmenlik meslek bilgisi, hem de genel kültür bilgisi eğitimi alarak diplomalarını hak ettiklerini bilmiyor olmalı. Her öğretmenin aldığı eğitim sonucunda kendi branşında uzman olarak mezun olduğunu unutmuş olmalı.

14/6/1973 tarihli ve 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanununun 43 üncü maddesi “Öğretmenlik; devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir.” diye, kanunlar önünde öğretmenleri uzman olarak zaten kabul ediyordu.

Şubat 2022’de TBMM’de onaylanan ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU ile “MADDE 10 – 14/6/1973 tarihli ve 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanununun 43 üncü ve 45 inci maddeleri yürürlükten kaldırılmış olsa da yeni çıkarılan ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU’unda; “Öğretmenlik

MADDE 3 – (1) Öğretmenlik, eğitim ve öğretim ile bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir”. diye, öğretmenlik mesleği, yine uzmanlık olarak kabul edilmiştir.

Öğretmenlik Meslek Kanunu’da belirtildiği gibi öğretmenlik uzmanlık gerektiren bir meslektir o halde öğretmenliği hak etmiş öğretmenlik mesleğini icra eden tüm öğretmenler zaten UZMANDIR.

12 Mayıs 2022 tarihli Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği’nde öne sürülen şartlar öğretmenlerin meslek onurunu yaralamaktadır.

Öğretmenler,2005’te yayımlanan Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği ile başlayan, eşit işe eşit ücret ilkesine aykırı, iş barışını bozucu, adalet ve güven duygusunu ortadan kaldıran, hem mali hem özlük haklarında kayıplar yaratarak mağduriyetlere sebep olan kariyer serüvenine adil bir çözüm ve yaşanan kayıplar için telafiler beklerken 12 Mayıs 2022 tarihli Kariyer Basamakları Yönetmeliği ile daha büyük adaletsizliğe maruz bırakılmıştır. Bu yönetmelik çözüm değil, mağduriyeti ortadan kaldırmadan adalet sağlanmış olmaz, adaletsizlik devam eder.

Mevcut durum karşısında, tüm eğitim sendikaları da işbirliği içinde hareket ederek, öğretmenlerin mağduriyetine sebep olan Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği’nin, tüm öğretmenleri kucaklayıcı bir çözüme ulaştıracak şekilde yeniden düzenlenmesi için gerekli çabayı göstermeli, öğretmenlerin mali ve özlük haklarına sahip çıkmalıdır. Çünkü sendikalar üyelerini temsil etmek, hakkını korumak, hakkını hak aramak için vardır, örgütlü mücadelenin gereği budur.

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda yer aldığı gibi, öğretmenlik bir ihtisas mesleğidir. Mesleğini icra etmekte olan her öğretmen kendi branşında zaten uzmandır. Bu gerçekten hareketle MEB,2005’te başlattığı Kariyer Basamakları uygulaması ile öğretmenleri motive etmeyi hesaplıyorsa, sendikaların ve öğretmenlerin dile getirdiği gibi meslekte geçen süreyi şart olarak yönetmeliğe almalıdır.

MEB, meslekte 10 yılını dolduran öğretmenini Uzman Öğretmenlik, 20 yılını dolduran öğretmenini de Başöğretmen kabul edip, mali ve özlük haklarından faydalandırdığında, öğretmenlerin de motivasyonunu artırmış olacaktır. Öğretmenlerin beklentisi bu yöndedir.

Ancak öyle olmadı, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer "Türkiye eğitim tarihinde öğretmenler ilk kez müstakil bir meslek kanununa kavuştu. Ülkemiz, öğretmenliği bir meslek kanunu çerçevesinde kariyer yolu olarak tanımlayan ülkeler arasına girmiş oldu. 60 yıllık özlem öğretmenlere özgü bir meslek kanunu ile giderilmiş oldu. Eğitim tarihimiz açısından bir ilk olan Öğretmenlik Meslek Kanunu'na dair yönetmelik, eğitim paydaşlarımızdan da alınan görüşler neticesinde nihayetlendirilerek Resmi Gazete'de yayımlandı. Başta öğretmenlerimiz olmak üzere tüm eğitim camiamıza hayırlı olsun." dese de Öğretmenlik Kariyer Basamaklarını müjde şeklinde açıklasa da öğretmenler de büyük bir hayal kırıklığına, motivasyon kaybına ve tepkiye sebep oldu.

Sosyal medyada yapılan anket de öğretmenler tepkilerini ve beklentilerini dile getirdiler.

MEB'in 17 Yıl Sonra; UZMAN ÖĞRETMEN için,180 saat eğitim,10 yıl hizmet, Uzman Öğretmenlik Mesleki Gelişim Çalışmaları ve Sınav/ BAŞÖĞRETMENLİK için 240 Saat Eğitim, 10 yıl Uzman Öğretmenlik, Başöğretmenlik Mesleki Gelişim Çalışmaları ve Sınav Şartlarını koyduğu KARİYER BASAMAKLARI YÖNETMELİĞİNİ ONAYLIYOR MUSUNUZ? (Not:2005'te gün farkıyla sınav hakkı kazanamayanlar şimdi en az 25 yıllık öğretmenler)

Anket sorusuna; 24 saat içinde 8439 kişi katılım sağladı. Katılımcılardan 8000 kişi: HAYIR, 372 kişi EVET, 67 kişi ise KARARSIZIM seçeneğini tercih etti. Ankete katılanların % 95’i Kariyer Basamakları Yönetmeliğine HAYIR, diyerek tepkisini sayısal veri olarak da ortaya koyarak, yorumlarla da tepkisini ifade etti. İşte o yorumlardan bazıları…

“Öğretmenlik kariyerini uygun değilse eger neden baştan öğretmen olarak atamasını yapıp görev veriyorlar?

Gelişmiş ülke eğitim sisteminde böyle bir saçmalık yok.

Öğretmen öğretmendir.”

Onaylamak mümkün mü böyle bir sistemi”

“Benim 25 yıllık tecrübem sınavla ölçülerek alacağım uzmanlıktan üstündür.Meslegimiz klasik sınavla değil sınıfa girince uzmanlık ister.”

“O sınav açanlar gelsin de 25 yıllık öğretmenden alsın kursu esas..Kariyerin çok üstünde olan öğretmenlerle dalga mı geçiyor bunlar.Sınav ne ki,,,çocuk psikolojisinin kralıdır öğretmenler.Maalesef o da sınavla verilmiyor ,yaşayarak-görerek oluyor...ÖĞRETMEN OKULU MEZUNU öğretmenler köylere 2 ay staja gitti deneyimi öğrenciyken kazandılar..sizler neyin kafasındasınız.Milli Eğitimi güzel göstermekle olmuyor bu iş....MEB her zaman sınıfta kaldı....90 lı yıllardaki o başarılı M.E.B halen takdir edilerek anılıyor...”

“Tüm eğitimle ilgili sendikalar ortak tavır koyup bu sınav garabetini protesto etmeli”

“25 yıllık öğretmenim gün farkıyla sınava girememistim. Şimdi sınavla uzman öğretmen olsam dahi 10 yıl içinde emekli olacağım için başöğretmen hiçbir zaman olamayacağım. Biz en çok mağdur olan gurubuz . Hem emeklilik hakkımız alındı. Hem de şimdi bu şekilde mağduruz. Bir çözüm bekliyoruz....”

“Öğretmenlikte yapılmak istenen kast sistemini ve ayrımcılığı uygun bulmuyorum. Milli eğitimi geliştirici ve bütünleştirici daha güzel çözümler ve projeler olabilir.”

“Bu kadar kutsal bir meslegi yapan biz ogretmenlere, iki kurus parayi reva gormek icin bu kadar firildak yapan herkesi kiniyorum”

Ve daha nice benzer yorumlar devam ediyor…

Kadriye DEMİREL

Eğitimci Yazar

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.