Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...
Bulutta şaha kalkmış Fatih'ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...

O manayı bul da bul!
İlle İstanbul'da bul!
İstanbul,
İstanbul...

(Üstat Necip Fazıl KISAKÜREK)

Sitemize ulaşan bilgi ve belgeler doğrultusunda;

MEB-Ortaöğretim Genel Müdürlüğü 14.06.2022 tarihli ve 51832967 sayılı yazı ile Ankara Türk Telekom Sosyal Bilimler Lisesi Müdürlüğünce Türkiye geneli ortaöğretim kurumlarında öğrenim gören öğrencilere yönelik 18-21 Haziran 2022 tarihleri arasında ANKAMUN'22 konferansı düzenlenmesine izin verdi.

Yarışma eki şartnamesi Etkinlik Konusu bölümünde;

“Çevresel ve küresel çapta sorunların konuşulduğu MUN konferanslarında öğrenciler tarafından yapılan konuşmalar ve sunulan çözüm önerileri kayıt altına alınmaktadır. Tüm konuşmalar da rapor haline getirilir. MUN konferanslarının raporları her yıl düzenli olarak Birleşmiş Milletler New York genel merkezine gönderilir.” şeklinde ifade kullanıldı.

Birleşmiş Milletler New York genel merkezine gönderilen raporlar herhangi bir denetim süzgecinden geçmekte midir?

Şartname 17-Reklam ve Tanıtım bölümünde; “Broşürlerimizde ve kırtasiye malzemelerinde sponsorumuzun logosu bulunacaktır.” denildi, ancak 21-Sponsorluk Durumu kısmında bölüm boş geçildi. 34-Etkinlik bütçesi ve Bütçe Kaynakları bölümünde ise: Tüm giderler okul aile birliği bütçesinden karşılanacaktır. (Tahmini 40.000-50.000 Türk Lirası) şeklinde cümleler yer aldı.

Neyin karşılığında broşür ve kırtasiye malzemelerinde sponsor logosu kullandırılmıştır? Okul aile birliği konferansın giderlerini karşıladığına göre sponsora neden ihtiyaç duyulmuştur? Bu çelişki nasıl açıklanacaktır? Sponsor şartnameye göre var mıdır? Yok mudur?

( Resmi site görüntüsü)

MEB onaylı şartname etkinlik konusu komiteler bölümünde; “Kurtuluş Savaşı Batı Cephesi” adlandırması kullanılırken, https//munpoint.com/muns/ankamun-22 sitesinde ise komite başlığı “JCC:Greco Turkish War 1919 ( Türk –Yunan Savaşı ) olarak verildiği görüldü.

İki farklı adlandırma yapılmasının nedeni nedir? Türk –Yunan Savaşı başlığı, tarihi açıdan ve dönemi itibariyle doğrumudur?

Fotoğraf 2. “JCC:Greco Turkish War 1919 ( Türk- Yunan Savaşı 1919)

Fotoğraf 3 te yer alan link tıklandığında “JCC:Greco Turkish War 1919” komite başlığıstudyguide ( çalışma rehberi) altında tam olarak 66 (Altmış altı) farklı yerde Constantinopole ve Smryna adlandırmaları yer aldı.

Gençlerimizin önüne konulan bu çalışma rehberleri kim tarafından hazırlanmıştır?

Fotoğraf:3 (Konstantinopolis ve Smryna adlandırmalarına aşağıdaki linkten ulaşılabilmekte)

Fotoğraf 4 ve 5: “Studyguide Çalışma Rehberi” (Constantinople adlandırmasına ilişkin örnek sayfalar)

Fatih Sultan Mehmet Han’ın fethettiği İstanbul 28 Mayıs 1453 tarihine kadar Konstantinopolis, 29 Mayıs 1453’den itibaren kıyamete kadar İstanbul olmuş, Ayasofya’sıyla, Süleymaniye’siyle, Eyüp Sultanıyla, Topkapı’sıyla, medrese, çarşıları, çeşmeleriyle Türk-İslam mührü şehre vurulmuştur.

Bu yapılan basit bir tercüme hatası değildir. Sipariş, gayri milli tercümelerle başka bir sonuç beklenmesi zaten mümkün değildir. Bu adlandırma kimler/hangi gruplar tarafından kullanılmaktadır. MEB kimlerin amacına hizmet edildiğinin farkında mıdır?

Değerli okurlarımız şimdi aşağıdaki haberi dikkatlice okuyalım;

02.06.2019 tarihinde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın yaptığı konuşmadan bir bölüm; ( dileyen okuyucularımız ayrıntılı bilgi için o günün gazetelerine ve sosyal medyaya göz atabilirler.)

“Burası İstanbul, bir diğer adıyla İslambol. Burası Konstantinapol değil ama burayı böyle görmek isteyenler var. Böyle görmek isteyenlere karşı 22 günümüz var. 22 gün sonra burasının nereden nereye geldiğini tam manasıyla ortaya koymak için gece demeden, gündüz demeden tüm kardeşlerimize ulaşmamız lazım. Onlara bu gerçeği anlatmamız lazım. 'Zulüm 1453'de değil, fethi mübin 1453'de başladı ve 566 yıl oldu' dememiz lazım…” şeklinde beyanlarda bulunmuştur.

Ayasofya’nın ibadete açıldığı günlerde başta komşumuz (!!!) Yunanistan ve bazı ülkelerin çığırtkanlığını, Konstantinopolis hezeyanlarını ne çabuk unuttuk? Türk milletinin hislerine tercüman olan Cumhurbaşkanımızın bu tavrı Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde bir öz eleştiriye neden olacak mıdır?

Sayın Cumhurbaşkanımızın bu eksende söylemiş oldukları sözlere çokça örnek verilebilir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk 1919-1927 yılları arasını anlattığı NUTUKTA defaatle İstanbul ismini kullanmıştır.

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda okutulan Tarih, Coğrafya, Sosyal Bilgiler, Matematik v.b ders kitaplarında da İstanbul adlandırması kullanılmaktadır.

İstanbul’u bilmeyen mi vardır, dünyanın neresine gidilirse gidilsin İstanbul ismi bilinmektedir.

Konstantinopolis adlandırmasının uluslararası arenalarda karşımıza çıkarılmayacağının ve aleyhimize kullanılmayacağının garantisi var mıdır?

Türkiye’nin geleceğine yön verecek gençlerin beyinlerinin bulandırılmasının amacı nedir?

Fotoğraf 6: Sitede Türk Telekom Sosyal Bilimler Lisesinin web sitesi, instagram hesabı ve faaliyetin yapıldığı yer aktif bir şekilde belirtilmektedir.

Fotoğraf 7:Munturkey.com ve Ankamun22 işbirliğini gösteren ANKAMUN’22 İnstagram sayfa görüntüsü

Munturkey.com sitesi ile ilgili herhangi bir araştırma yapılmış mıdır?

Sosyal Etkinlik İzinleri Yönergesinde:

“Sosyal etkinlik izin başvurularında; etkinliğin bütçesi, bütçe kaynakları, ayrıntılı faaliyet planı, faaliyet takvimi ile varsa etkinliğe ait internet sayfası ve sosyal medya hesaplarının bilgileri yer alır. İnternet sayfasında ve/veya sosyal medya hesaplarında yer alan etkinliğe dair bilgilerle ilgili birime gönderilen materyal arasında uyum olması gerekir.” ve “Sosyal etkinliği onaylayan genel müdürlükçe yerinde izleme ve değerlendirme yapmak amacıyla etkinliğin tamamı ya da bir bölümü için saha ziyaretleri yapılabilir veya çevrimiçi etkinliklere katılım sağlanabilir” denilmesine rağmen neden detaylı bir inceleme, araştırma ve denetim yapılmamış, kontrol görevi yerine getirilmemiştir?

Başta Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere, Akşemseddin'lerin, Molla Güranilerin, hülasa kelam ecdadın kemiklerinin sızlatılmasına vicdanlar razı olacak mıdır?

ANKAMUN’22 SOCHUM adlı komitede ise;

“Iranian citizens are vulnerable to trafficking within the country and other countries such as

Afghanistan ,Turkey , Iraq, Pakistan , and the United Arabs Emirates . There has been a

reported increase in the number young Iranians in prostitution in the UAE , some of which are

victims of trafficking whose passports have been confiscated . Most Iranian women are

vulnerable to sex trafficking in Turkish cities close to the Iranian border.” Cümlelerine yer verilmiştir.

Türkçesi; “İran vatandaşları, ülke içinde ve İran gibi diğer ülkelerde insan ticaretine karşı savunmasızdır.

Afganistan, Türkiye, Irak, Pakistan ve Birleşik Arap Emirlikleri. BAE'de fuhuş yapan genç İranlıların sayısında artış rapor edildi, bunlardan bazıları pasaportlarına el konulan insan ticareti mağdurları. İranlı kadınların çoğu İran sınırına yakın Türk şehirlerinde seks ticaretine karşı savunmasız.”

Bu ifadelerle ne kast edilmektedir? İran sınırına yakın Türk şehirleri nerelerdir? Bu bilginin kaynağı var mıdır? bilgiye nasıl ulaşılmıştır?

Nerede bir haksızlık, hukuksuzluk, milli ve manevi değerlerimize karşı bir durum ortaya çıkarsa yazmaya, paylaşmaya, kamuoyunu haberdar etmeye ve bilgilendirmeye devam edeceğiz.