Nabi Avcı Mehmet Akif Ersoy'u memleketinde andı

Nabi Avcı Mehmet Akif Ersoy'u memleketinde andı

Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Mehmet Akif Ersoy'u Anma Günü dolayısıyla Arnavutluk'un başkenti Tiran'da düzenlenen Mehmet Akif Ersoy Uluslararası Sempozyumu'na katıldı.

Bakan Avcı, Arnavutluk'un başkenti Tiran'da düzenlenen "Atayurdunda Mehmet Akif Ersoy Uluslararası Sempozyumu"na katıldı.

Sempozyumda yaptığı konuşmada, Millî Marş'ın şairi, istiklal fikriyatının kurucusu Mehmet Akif Ersoy'u baba ocağında yad etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Bakan Avcı, sempozyumda emeği geçenlere teşekkür etti.

"Millî şair vasfı kendisine çok yakışan Mehmet Akif Ersoy'u, rahmet ve şükranla anıyorum" diyen Bakan Avcı, sempozyumun Ersoy'un sözcülüğünü yaptığı ölümsüz düşüncenin ve büyük ideallerin ayakta ve dipdiri olduğunu gösterdiğine işaret etti.

Ersoy'un ölümünün üstünden yıllar geçmesine rağmen eserleriyle yaşamaya ve tesir etmeye devam ettiğini söyleyen Bakan Avcı, Ersoy'un bağlı olduğu inanç ve değerlerle savunduğu düşüncelerin hala geçerliğini korumasının medeniyet coğrafyası ve tüm insanlık için ümit kapısı olması ve üzerinde durulması gereken bir konu olduğunu ifade etti.

Hakikatin sesini bastırmanın mümkün olmadığını vurgulayan Bakan Avcı, ezeli ve mutlak galibin, hakikatin sahibi olduğunun altını çizdi. Bakan Avcı, "Mehmet Akif, aldığı eğitiminin özellikleri ve şahsiyetinin çizgileri bakımından da gerçekten neslimiz için, nesillerimiz için numunedir, bugünkü deyimiyle rol modeldir" diye konuştu.

"Düşüncesi de, hayatı da tıpkı kendisi gibi bizdendir"

Ersoy'un günün şartlarında eğitim almasına rağmen kendi değerlerinden hiçbir zaman uzaklaşmadığını, sokaktan, memleketinden ve hayattan da kopmadığını aktaran Bakan Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Mehmet Akif'ten öğreneceğimiz çok şey var. Zorluklardan yılmamayı, her halükarda ümitsiz olmamayı ve vakur direnişi milletçe ondan öğrendik. Milletinin zor günlerinde bir şair, bir mütefekkir nerede durur, nasıl durur, ondan öğrendik. Kendi inancından ve düşüncesinden olmayan insanlarda bile derin hayranlık uyandırması, hatta fikren ona düşman olanların bile onun aleyhinde söz söylememesi, üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. Mehmet Akif Ersoy, aynı zamanda coğrafyamızın bütün renklerini, unsurlarını da üzerinde taşıyan müstesna bir şahsiyettir. Arnavut bir babanın, Buharalı bir annenin, İstanbullu çocuğudur. Maveraünnehir'in, Balkanların ve İstanbul'un birikimini simgesel olarak üzerinde taşır. Düşüncesi de hayatı da tıpkı kendisi gibi bizdendir, bize aittir, medeniyetimizin ve coğrafyamızın kodlarını içerir."

Ersoy'un gayretlerinin boşa gitmediğinin en önemli göstergelerinden birinin, Safahat'ın Türk edebiyat dünyasının en çok basılan ve ilgi gören kitabı niteliği taşıması olduğunu dile getiren Avcı, tarihin en bunalımlı yıllarını yetkinlikle anlatan Safahat'ın ilgiyi fazlasıyla hak ettiğini söyledi. Bu eserin bir miras olduğunu, telifinin de ebediyen aziz milletin üzerinde olduğunu belirten Bakan Avcı, Eğitim-Bir-Sen'e kitabın Arnavutça çevirisini bastırdıkları için teşekkür etti. Ersoy'un hakkında daha fazla konuşulması ve daha fazla eser verilmesi gerektiğine işaret eden Bakan Avcı, ata yurdunda Ersoy'a ilişkin sempozyum düzenlenmesinin önemini vurguladı. 

Bakan Avcı, konuşmasının ardından Arnavutluk Ulusal Meclis Başkan Yardımcısı Shpetim Idrizi'ye çini işlemeli bir tablo hediye etti. 

Sempozyum öncesi Bakan Avcı, Arnavutluk Ulusal Meclis Başkan Yardımcısı Shpetim Idrizi ve ALSAR Vakfı Başkanı Mehdi Gurra ile bir araya geldi. Görüşmede, Bakan Avcı, Idrizi ve Gurra'dan ülkedeki Türk öğrenciler hakkında bilgi aldı. Sempozyuma Arnavutluk Bektaşi Topluluğu Lideri Edmond Brahimaj ve diğer ilgililer de katıldı.

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.