Eğitim Çalışanlarının Sorunlarını Yine Aynı Adres Çözecek

Eğitim Çalışanlarının Sorunlarını Yine Aynı Adres Çözecek

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Ahmet Özer, her türden vesayete karşı olduklarını belirterek, 17 Aralık küresel operasyonuyla başlatılmak istenen yeni vesayetlere Eğitim-Bir-Sen olarak asla müsaade etmeyeceklerini söyledi.

 Eğitim-Bir-Sen İzmir, Aydın ve Manisa şubelerinin genişletilmiş işyeri temsilcileri toplantılarında konuşan Ahmet Özer, sendikayla ilgili her mevzuda önce danışılacak ve konuşulacak kişilerin işyeri temsilcileri olduğunu ve işyeri temsilcilerinin de böyle bir sorumluluk çerçevesi içerisinde hareket etmeleri gerektiğini kaydetti.

 


 

Hep Aynı Senaryo

 

Eğitim-Bir-Sen’in, kurulduğu günden beri vesayete karşı duruşunu ve tavrını sürdürdüğünü ifade eden Özer, şöyle devam etti: “Kurucusu genel başkanımız merhum Mehmet Akif İnan’a ‘niçin sendika’ diye soranlara, ‘Hakkı hayata hâkim kılmak için’ cevabını vermiş. Genel Başkanımız Ahmet Gündoğdu’ya aynı soru sorulduğunda ise ‘vesayeti deşifre etmek için’ karşılığını veriyor. Bu anlamda, askeri, bürokratik, siyasi ve yurt dışından gelecek vesayeti deşifre etmek için Türkiye’nin en büyük sendikası Eğitim-Bir-Sen hazırdır ve bundan sonra da gelebilecek bütün vesayetlere karşıdır. 17 Aralık küresel operasyonuyla başlatılmak istenen yeni vesayetlere de Eğitim-Bir-Sen asla müsaade etmeyecek ve prim vermeyecektir. Rahmetli Adnan Menderes için, ‘kaçarken 12 ton altınla yakalandı’ diye haber yaptılar. Bu durum, bugün Türkiye’ye sahneye konulmaya çalışılan senaryo ile tamamen aynıdır.”

 

Eğitim-Bir-Sen Kadınlar Komisyonu’nun 28 Şubat postmodern darbesi ile ilgili açıkladığı rapora dikkat çeken Özer, “Raporumuz, önümüzdeki günlerde basılarak tüm Türkiye’ye dağıtılacak. Raporda, Meclis Araştırma Komisyonu’ndan alınan bilgilere göre, maddi kayıpların 381 milyar dolar olduğu ifade ediliyor. Bu rakam, Türkiye’nin Gayri Safi Milli Hasılası’nın (GSMH) yarısı demektir. Bu ülke bir darbe döneminde ‘yarım Türkiye’ kaybetmiştir. Biz her defasında darbelerin karşısında olduğumuzu, darbelerin kirli olduğunu, sürekli ülkeyi geriye götürdüğünü söylerken bunları kastediyoruz. Darbeler bu ülkede insanların özgürlüğünü ve ekmeğini de elinden almıştır. Darbeler ekmeğimizi bölmüş ve parçalamıştır. Son 30 yılda terör sebebiyle kaybımız 400 milyar dolardır. Darbe ve terör sebebiyle kaybedilen, bir Türkiye büyüklüğündedir. Bu yüzden darbecilerin karşısında duran bir sendika olarak darbesavar ve demokratik duruşumuzu daima öne çıkardık” dedi.

 


 

‘Siz Bu Zamana Kadar Ne Kazandırdınız’ Diye Sormak Lazım

 

Toplu sözleşme sonucu sağlanan kazanımlara da değinen Özer, taban aylığın önemine vurgu yaparak, “Taban aylığı demek, iğneden ipliğe tüm zamların yüzdelik dilim üzerinden artması demektir. Çocuk ve eş yardımı, ek ders ücretleri, yolluklar, yevmiyeler, harcırahlar, aklınıza gelen her şey, taban aylık üzerinden yapılır. 2006 yılında yetkili sendika olarak taban aylığa yapılan 10 liralık zamma imza atanlar, Memur-Sen’in taban aylığa yapılan 175 liralık zamma imza atmasını eleştiriyorlar. Taban aylıkla beraber emekli ikramiyesinde 5.250 TL’lik bir artış olmuştur. Yani 31 Aralık 2013’te emekli olan bir arkadaşımız 45 bin lira alacakken, taban aylığa yapılan zam sonucunda 1 Ocak 2014’ten sonra emekli olan bir arkadaşımız 5.250 TL fazla alarak 50 bin 250 TL alacaktır. Taban aylık zammını itibarsızlaştırmaya çalışanlara fırsat vermeyiniz, ‘siz bu zamana kadar ne kazandırdınız’ diye sorunuz” şeklinde konuştu.

 


 

Eğitim Çalışanlarının Sorunlarını Yine Aynı Adres Çözecek

 

Bugüne kadar eğitim çalışanlarının sorunlarını çözen sendikanın Eğitim-Bir-Sen olduğunu ve bu adresin değişmeyeceğini kaydeden Ahmet Özer, şunları söyledi: “2002-2006 yılları arasında yetkili sendika Eğitim-Sen ve kazanımları 0. 2006-2011 yılları arasında yetkili sendika Türk-Eğitim-Sen ve onların da kazanımları 0. 2011-2013 yılları arasında yetkili sendika Eğitim-Bir-Sen ve kazanım sayısı 18. Eğitim-Bir-Sen, yıl başına 9 kazanım elde etmiştir. Diğer sendikalar yıl başına 9 değil, 5 kazanım elde etmiş olsalardı, bu, 9 yılda 45 kazanım ederdi. Eğitim-Bir-Sen’in kazandığı 18 kazanımı da üstüne eklersek, eğitim çalışanlarının 60’tan fazla sorununu çözmüş olurduk. Bugüne kadar eğitim çalışanlarının sorununu çözen sendika Eğitim-Bir-Sen olmuştur, bundan sonra da sorunlarınızı çözecek olan, yine aynı adrestir.”

 


 

Şenocak: Hem Çalışanı Hem de Türkiye’yi Düşünen Bir Yapımız Var

 

Eğitim-Bir-Sen İzmir Şube Başkanı Abdurrahim Şenocak, 1 ve 2 No’lu Şube yönetimlerinin, ilçe temsilcilerinin, kadınlar komisyonu üyeleri ile işyeri temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda yaptığı konuşmada, sendika olarak her gün yeni bir faaliyet içerisinde olduklarını dile getirerek, “Sizler de bu etkinliklere yoğun bir şekilde katıldığınız için hepinize çok teşekkür ediyorum. Sendikacılıkta en önemli birim, işyeri temsilciliğidir. Bunun için taşıdığınız ve üstlendiğiniz rol sendika adına önemli bir görevdir. Bunu da en etkin bir biçimde sürdürüyorsunuz” diye konuştu.

 

Hem çalışanları hem de Türkiye’yi düşünen bir yapıya sahip olduklarının altını çizen Şenocak, şunları kaydetti: “Biz ülkemizin bugüne kadar kazandıklarını kaybetmesini istemiyoruz. Türkiye şu anda demokratik standartlarını yükseltmek için mücadele veriyor. Son dönemde olup bitenleri hepimiz görüyoruz. Bunların değişik versiyonlarını geçmişte yaşamıştık. Her dönemde millet iradesini hiçe sayan ve bu iradeye ket vurmak isteyen bir oluşum çıkıyor. Bu kişiler öncelikle bizim teşkilatımızı karşılarında bulacaktır.”

 


 

Sofuoğlu: Haklarımıza Sahip Çıkmalıyız

 

Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mehmet Emin Sofuoğlu, Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşu olmanın verdiği sorumlulukla hareket ettiklerini, sorunların çözümü için teklif sunduklarını, çözüm ürettiklerini ve onlarca kazanım elde ettiklerini söyledi.

 

Kamu görevlilerinin haklarını savunurken, milli iradenin yanında olduklarının altını çizen Sofuoğlu, toplu sözleşme süreçlerini hatırlatarak, “Haklarımıza sahip çıkalım” dedi.

 


 

Alkoç: Haklının Yanında Olmaya Devam Edeceğiz

 

Eğitim-Bir-Sen Aydın Şube Başkanı Süleyman Alkoç, haklının yanında yer alan ve haklının elinden tutan bir sendika olduklarını belirterek, dün olduğu gibi bugün de çalışanların yanında olduklarını, eğitim çalışanlarının bunun farkında olduğu için, onlara kazandırdıkları için kendileriyle birlikte olduklarını vurguladı. 

HABERE YORUM KAT
UYARI:

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.